Kahramanmaraş'lıyız ve memleketimizi seviyoruz . Ama bu durum  eksikleri görmemize  göstermemize,  konuşmamıza  engel olmamalı.

Birkaç gün önce kentimizin yaşanabilirlikve  kalkınmışlık açısından on yıllık karnesi  verildi. Sömestr  boyunca dersler iyi , çok çalışıyorum diyen  öğrencinin,  zayıfla dolu karnesini alması gibi bir durum oldu.

Kalkınma  Bakanlığının  2003 – 2011 döneminde şehirlerin kalkınma ve yaşanabilirlik notunu açıkladığı , eğitimden sağlığa ,  şehirleşmeden  ekonomik hayata , ulaşılabilirlikten yeniliklere, inovasyona ne kadar açık olduğuna kadar birçok kriter dikkate  alınarak  yapılan değerlendirmede K.Maraş'ımız 60. oldu.

Üniversite sınavındaki  seviyemize eşdeğer bir durum.

Üstelik son on yılda 48. likten buralara düşmüşüz.

On yıldır AK Parti iktidarda  , ve  onyıldır  iktidar partisinden belediye  başkanımız görev yapıyor.

On yıllık AK Parti iktidarında  ülkemizin milli geliri  üç katına çıkmış, sağlıkta kalite ve ulaşılabilirlik artmış , ihracat artmış.

2002 de toplanan her 100 lira verginin 85 lirası faize, geri kalanı vatandaşa hizmet olarak giderken şimdi  her 100 liranın  15  lirası faize 85 lirası vatandaşa hizmete  gidiyor.

Kamu maliyesi açısında birçok avrupa  ülkesi  ülkemize gıptayla bakıyor.

Yani K.Maraş'ın geri kalmasında AK Parti iltidarının bir kabahati yok.

Fakat  ortada sorgulanması gereken bir tablo var.

Hekim gözüyle bakarsak  ortada   bir hastalık var ve  biz hiçbirşey yokmuş gibi davranırsak bir özeleştiri yapmazsak  bu durum düzelmez.

Bu  süreçte birçok  yönetici çeşitli makamlarda oturup bazı hizmetler yapmıştır.

Tek tek oturup dinlesek ne çok hizmetler yapmışlar diyeceğiz ama  niye 60. olduk sorusunun  cevabını  alamayacağız.

En beceriksiz şoför bile defalarca doğru vites değiştirir ,güzel viraj alır , arabayı muntazam park eder.

Bu konuları değerlendirirken dikkate almamız gereken üç faktör var. Bunlar  KAPASİTE, PERFORMANS ve VERİMLİLİK' tir.

Şöyle örnekleyelim. Bir orduda piyade de vardır   topçu da vardır savaş uçağı pilotu da vardır.

Bir piyade  iki düşman  askerini bertaraf ederse çok iş yapmış sayılır  kapasitesinin  gereği olan performansı göstermiş ve verimli olmuştur.

Topçu bu kadarını yapmışsa idare eder.

Ama bir F16 pilotu saatlerce uçup  sadece iki düşman askeri bertaraf etmişse kapasitesinin çok altında bir performans göstermiş  kendine sunulan imkanı heba etmiş verimli olamamıştır.

Düşmanın yollarını, köprülerini , cephaneliklerini , uçaklarını bertaraf edememişse  '' iki düşmanı hallettim'' diye hava atamaz.

Ya K.Maraş'ımız zaten 60.lığa  layık ,  problem yok diyeceğiz.

Ya da  iki tane düşman askerini bertaraf edip  hava  atan F16 pilotlarından özeleştiri bekleyeceğiz.

Bundan birkaç yıl önce K.Maraşspor  yönetim kurulundaydım ve takım kötü gidiyordu.

Yedi maçta sadece bir puan alan takım kendi sahamızda zayıf bir talıma şanssız bir şekilde mağlup olmuştu ve hemen maç sonrası yönetim , o zamanki  hocamız Şenol hocayı derhal kovmak istiyordu.

Ben dahil birkaç yönetici hoca değişikliğinin bir işe yaramayacağını söylüyorduk.

Yönetici arkadaşlardan biri '' ya Uğur abi takım sekiz maçta    bir    puan almış topçular iyi , hoca iyi e  o zaman bunlara iyi yemek pişiremii diye ahçıyı kovak''  demişti.

O sezon K.Maraşspor küme düşmüştü, geçtiğimiz on yılda da  K.Maraş'ımız da küme düşme potasına girmiş.

Ahçıyı  mı kovsak .