Geçtiğimiz haftanın aktüel konularından biride dört AK Partili bayan milletvekilinin meclis genel kuruluna başörtüleriyle girme girişimiydi. Kamuoyunun endişe ettiği karmaşa olmadan 100 yıldır kadın dayatılan kıyafet genelgeleri paramparça oldu.

 AK Parti’nin milletvekillerinin meclise başörtüsü ile girmesinin önünü açan uygulaması karşısında CHP’nin takındığı tavır AK Parti’nin elini güçlendirdi, konu kılık kıyafet özgürlüğü olmaktan çıkıp bir seçim yatırımı olarak AK Parti’ye ciddi bir getiri sağladı. Yanı sıra CHP’de gerilimden kaçınarak AK Partinin %10 daha fazla oy alabilmesine çanak tutmadı.

CHP uygulamaya karşı çıkmakla “başörtüsü düşmanlığı” etiketi yiyeceği korkusu ile ciddi bir muhalefet sergileyemedi. Parti içinde homurdanmalar seçimin hatırına kış uykusuna bırakıldı.

Başörtüsünün mecliste, kamuda, okullarda serbest bir kıyafet olarak yasal bir teminata kavuşturulması yerine işi uygulama ile kapatmak eğilimi yıllardır devam ediyordu. MHP’nin özgürlükten yana tavır takınması yurt genelinde ve özellikle parti tabanında destek buldu. Türkiye Ortadoğu’da yeni haritaların oluştuğu süreçte gündemini iç çekişmelere başörtüsüne bağlayarak zaten yıllarını kaybetti. Yeni dönemde kadınlar, önlerindeki önemli bir sorunu ortadan kaldırdı, şimdi sosyal hayatta daha etkin rol almanın mücadelesiyle yola devam edecekler.

Siyasiler gelişen, değişen dünyanın nereye yol aldığını ve geleceğin inşasında isabetli öngörüleriyle toplumu hazırlamak zorundalar. Kadınların özgürlükçü gayretlerini mücadelelerini kutluyor, bu dayatmalarla şapka giymediği için idam edilen İskilipli Atıf hocaya rahmet, onu asan zihniyet ve uygulayıcılarını da nefretle kınıyorum.