Dokunuş

Bayramlar yaklaşımdır, bayramlar barışmadır.

Bayramlar paylaşımdır, hayırda yarışmadır.

Bayramlar bir köprüdür, dostluğa giden yolda;

Bencillikten sıyrılıp, “Bir”liğe karışmadır.

                                                             A.S.D                                 

       İslam inancının temel kurallarından biri olan Mübarek Kurban Bayramını, “Hayvan katliamı” şeklinde sabote etmeye çalışan bir takım Marksist ve ateist bozuntularına şunu soralım: 
       Siz! 365 gün kasaplarda kesilen hayvanların en güzel yeri sayılan biftek, bonfile ile rakı sofralarınızda tıksırıncaya kadar zıkkımlanırken; “Hayvan katliamı” neden aklınıza hiç gelmez? 
       Siz! Evlerinizde, arabalarınızda, bürolarınızda, özel kıyafetlerinizde en kıymetli hayvan derilerinden (kürklerinden) giyinirken ya da döşeme yaptırırken; neden şimdiki dırlanmalarınıza benzer hiç sesiniz çıkmaz? 
       Siz! Malikânelerinizde, yatlarınızda, katlarınızda verdiğiniz göstermelik ziyafetlerinizde; tuzu kuru misafirlerinize (sırf hava basmak gayesiyle) entel takılıp (güya) mütevazı bir dil ile: “Arkadaşlar! Sizler için bugün mönümüzde deniz ürünlerini uygun gördük. Biliyorsunuz geçenlerde Ercüment ve İlayda çiftinin bıldırcın ve yaban kazından müteşekkil sofrasına mini bir nazire yapalım dedik. İnşallah, başka bir günde başka bir damak tadında buluşuruz.” temennisinde bulunurken; neden bu canlıların kanı, canı ve tükenmek üzere olan nesli zihninizi kurcalamaz?
       Siz! Sünnet şölenlerinizde ya da bin bir gece masallarını andıran düğünlerinizde, menhus emellerinizi icra-i faaliyete koyarken; özel aşçılarınıza sipariş verdiğiniz bilmem kaç ton dana eti ile yine bilmem kaç ton kuzu eti, neden merhametinizi, (!) hayvan severliğinizi gün yüzüne çıkarmaz? 
       Sizi gidi şarlatanlar siziii!
       Sizi gidi İslam ve inanç düşmanları siziii!
       Sizi gidi alaycı ve tepeden inmeci baronlar siziii!
       Sizin beyninizde kaç kıvrım var ve o kıvrımlarda kaç tilki dolaşır çok iyi bilirim! Hem sizi öyle bilirim ki; pusulanız ve ibreniz hangi istikameti gösterir, nerede samimi ve nerede gayrı samimi vaziyettesiniz pek âlâ bilirim.

       Siz var ya, siz! Kelimenin tam anlamıyla; İslam düşmanlarısınız.
       Şimdi de kalkmış; Müslümanların dinî bir vecîbeyi yerine getirmeye çalıştığı kurban ibadetine ve garip gurabanın dört gözle beklediği kurban etine, “Hayvan katliamı” diyorsunuz ha! 
       Zaten onların haklarını gasp etmek suretiyle açlığa, kıtlığa, yokluğa terk ederek bu hâle getiren sizler değil misiniz? 
       Sizi gidi aç gözlü “etobur”lar siziii!
       Sizi gidi “mendebur”lar siziii! 
       Sizi gidi “köftehor”lar siziii! 
       Yuh olsun ervahınıza ve yuh olsun samimiyetsizliğinize sizin ulan!
       Müptezel yaratıklar!

       Hırsınızdan çatlasanız da, patlasanız da burası Anadolu’dur ve dopdoludur. İnanmış insanların gönlünden iman hakikatlerini ve ihlâs pırıltılarını söküp atamazsınız. Geleneklerineyse asla gem vuramazsınız.

       Dırlayın durun işte!

       Ya da deliklerinizden iki de bir kafanızı uzatarak, çemkirin güneşe karşı. Zira sıkıntı duymanız bile yetiyor sevincimize.

       Adam müsveddeleri…

Derkenarımdır: Bayrama, bayram olarak katıksız inanan herkesin bayramını canı gönülden kutluyorum.