Bu Memlekette Basın Neden Gelişmez?

Kahramanmaraş"ta son 30 yılda medya alanında yeni olan ne varsa, bunun kıyısında, yakınında, ya da tam ortasında ben varım.

 

Ukalalık ise bunu benim yapmaya hakkımın oldugunu düşünerek; sorunlarımızı yazmak istiyorum.

 

Geçen hafta sonu Adıyaman ve şanlıurfa Illerini gezdim. şanlıurfa"da GAP gazeteciler Cemiyetinin organize ettigi bir toplantıya katıldım. Mesleki sorunlarımızı Kahramanmaraş"taki dernek ve cemiyet çatıları altında çözümde yetersiz kaldıgımız için ?yol haritamızı? kent dışındaki organizasyonlara çevirdik.

 

Evet; bu memlekette ?basının gelişmesini istemeyen? insanlar çogunlukta. Güçlü bir basın olsa burada; TBMM"de bu vekillerin kaç tanesi yer alabilirdi?

 

Siyasi Partiler, Odalar, Sendikalar ve diger kuruluşlarda kaç insan oturdugu koltugun hakkını veriyor?

 

Devlet Kurumlarında liyakat esasına göre davranılmayarak, eş dost, hısım akraba yada bir siyasetçiye yakınlıgı ile koltukları işgal edenlerin bu memlekete ne hizmet ettikleri ortada degil mi?

 

?Senin adamın? ?Benim adamım? tarzı bir yaklaşım.

 

Yüreksiz Siyaset.

 

Çapsız siyasetçi.

 

Ve çapsız gazeteci.

 

Çapı olan gazetecinin ise toplumda hiç mi hiç agırlıgı yok.

 

Zira çapı olan, kentin sorunlarına vakıf, insanların özelini, serveti nasıl elde ettigini bilen bir gazetecinin güçlü bir basın organına sahip olmasını istemezler.

 

Bir bakkala gittigimizde alacagımız domatesin iyisini bulup çıkartırken aynı sorumlulugu medya ve gazeteci noktasında degerlendiremeyip, bu işe bir ömrünü veren ile şantaj yapanı aynı kefeye koyan bir zihniyet var Kahramanmaraş"ta.

 

Işte bu zihniyet sebebiyle de medya sektörü gelişmiyor.

 

Gazeteci yetişmiyor.

 

Bunları neden yazıyorum durup dururken onlara da degineyim biraz.

 

Herkesin bildigi gibi Kahramanmaraş"ta Bugün Gazetesini Adanalı bir işadamı ile birlikte kurduk.

Amacım bu memlekette bayide satılan adam gibi bir gazete oluşturabilmekti.  Bunu da başardıgımı düşünüyorum.

 

Ancak son dönemde kentin sosyal yaşamını bilmeyen bir arkadaşımızın ANKET yapma istegine karşı çıktım.

 

Ve ayrılacagımı ilan ettikten kısa bir süre sonrada Gazete el degiştirdi.

 

Gazete el degiştirdi ama; ekip ve kadro kurmak öyle kolay bir iş degildi.

 

Biz ayrıldıktan sonra yerimize Adana"dan gelen Süleyman Canbolat kardeşimiz 17 ay bu işi yürütmeye çalıştı.

 

Saglık ve diger sebeplerden dolayı ayrıldıgını ögrendim.

 

Bence Süleyman Canbolat Kahramanmaraş"ta kalmalıydı. Kahramanmaraş basın ve sosyal yaşamına verecegi katkılar vardı.

 

Gazetenin yayın politikasını v.s. tartışmak istemiyorum.

 

Benim yönetimimde çıkan gazeteler her zaman ?lobi? amaçlı olmuştur.

 

Hırsızlık, cinayet, adi şeyler benim gazetelerimde haber olarak hiç yer almadı. Buna izin vermedim.

 

Eger bir kentin tanıtım misyonunu bireysel olarak üstlenmiş ve buna da kendini mecburi hissediyorsan her haberi yazmak gibi bir lüksü elinde tutamazsın.

 

Ve bu sebeplerden dolayı çok eleştiri aldık.

 

Ama bu gün gelinen noktaya baktıgımızda ? her şeyi haber olarak gören anlayışın ciddiyet degil bulvar gazeteciligi? oldugunu kabul edildigi gerçegi ile yüz yüzeyiz.

 

Sevgili Canbolat iyi bir gazeteciydi.

 

Benim tarzımın tam tersi bir tarzı vardı.

 

Ama iyi bir gazeteciydi.

 

Keşke her tarzdan yazan, çizen olsa da, birilerinin degeri kadri kıymeti anlaşılsa.

 

Nasıl olsa ?biz Maraşlıyız!?

 

?ev danasından öküz olmaz!?

 

Bizler ne yaparsak yapalım, bu memlekette degerimiz, kadri kıymetimiz olmaz.

 

Maraş"ta basının gelişmesi için önce, kendi içimizdeki insanlara sahip çıkmamız gerekiyor. Gazeteleri yaşatmamız gerekiyor.

 

Bu olmazsa; daha çok sorunlarımız olur.

şimdilik bu kadar!.....

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet TAŞ Arşivi