Abdulbaki GÜNIŞIĞI

Abdulbaki GÜNIŞIĞI

Elhamdülillah Türküm

Bizde bir söz vardır, eceline susayan it cami duvarına siğer diye. Atalarımızın araya gitmiş sözü yok şükürler olsun. Son zamanlarda eceline susayanlar, kendilerince aziz Türk milletini zaaf içinde zan edip vatanını ve devletini elinden almak için fırsat bu fırsattır diye düşünüyorlar gibi. Aziz Türk milleti tarihin hiçbir döneminde kendi nefsini müdafaa etmemiş ve öne çıkarmamıştır. Tarihte kurduğu devletlerin bir iki tanesi hariç, ikiyüzün üstünde devletin isminde Türk kimlik ismini görmek mümkün değildir. Göktürk, Türkiye ve mısırda kurulan Devlet-i Türk dışında.  Hiçbir zaman kendi kimliğini hiçbir millete dayatmamış ve asimile etmek nedir lügatında bulunmamış bir mevhumdur. Fakat yaşama tarzı, devlet ve ordu geleneği ile daima dostları ve düşmanları tarafından kendisine Türk denmiştir. Kimlik o kimliği yaşayan tarafından değil, onu dışarıdan görenler tarafından ona verilir. Aziz Türk milleti Selçuklu devletini kurduğu vakit adını Selçuklu Türk devleti olarak kayıt altına almadı. Fakat haçlı seferleri ile İslam beldelerine  saldıran bütün Avrupa’nın karşısında ki duruşu ile onlar bu devlete ve Anadolu coğrafyasına Türk dediler. Osmanlı devleti Anadolu da birliği, nerede ise ikiyüzyıllık bir mücadele ile sağladı ve kendi devlet isminde Türk ismini hiç kullanmamasına rağmen Kafkasya’dan, Kuzey Afrika’ya kadar olan coğrafyaya batılılar Türkiye ismini kullandılar ve Osmanlı devlet sınırları içinde  yaşayan bütün İslam unsurlarına da Türk dediler. Bu gün brezilya ve bunun gibi bir çok güney Amerika ülkelerine dağılmış kuzey Afrika kökenli ve Türk asıllı olmayan Müslümanlara o devletlerin verdiği isimler daima Türk olmuştur. Burada Türk kelimesi aynı zamanda İslamı da mündemiç bir manayı ifade etmektedir.

                     Yazımın başına yazdığım elhamdülillah Türküm sözü ile elhamdülillah Müslüman’ım sözünün söyleniş bakımından farkından başka bir anlam farklılığı yoktur. Her ikisinde de İslam olduğumuzu  beyan etmiş oluyoruz. Rahmetli anacığım bir gazetede okuduğu haberde iki Fransız gencin Müslüman olmasını bize şöyle anlatmıştı. Bak oğlum iki  Fransız Türk olmuşlar. Aziz Türk milleti İslam ile müşerref olduktan sonra bu din-i mübin onun hücrelerine kadar nüfuz etmiş ve Türk dendiği vakit ona bir de Müslüman denmesine gerek duymayacak hale gelinceye kadar tesir etmiştir. Bütün ehli salip daima Türk der iken aynı zamanda İslam dediğinin farkında olduğu gibi aziz Türk milleti de ben Türküm derken aynı zamanda hangi dine mensup olduğunu da söylediğini kabul etmiştir.

                     Bundan yaklaşık kırk elli yıl önceden çok sinsice başlayan bir çalışmanın artık neticelerini ağır olarak görmekteyiz. Birileri bize gençlik yıllarımızda şunu sorardı, Türk müsün Müslüman mısın? Biz Türk’üz ve Müslüman’ız dediğimiz de olmaz önce hangisisin diye sorar ve güya önce Müslüman’ım demediğimiz durumlarda da kendisini bizden daha Müslüman gören bir hava oluşturur ve kendince bize galebe çaldığını zan ederdi. Türk dendiği vakit bütün dünyanın Müslüman’ı da anladığını bu aklı evvel insanlara bir türlü anlatamadık. Şimdi bu zihniyet on yılın üstünde iktidar olmuş ve ütopya ile gerçek arasında ki hayat düsturlarının sillelerini aziz Türk millete yemek zorunda kalmaktadır. İran için canını veren bu güya Müslüman olup bir Türlü Türk’üm diyemeyenler, İran tarafından atılan silleler ile sersemlemiş  fakat aldığı yanlış eğitim veya daha açıkçası yıllarca yanlış bir fikrin peşinde koşmanın itiraf edilmesinin zorluğu ile bocalamakta ve kendisi ile beraber aziz Türk milletini de bocalatmaktadır.dünyanın hiçbir devletinde ve milletinde görülmeyen bir iç saldırı ile karşı karşıyayız. Herkes istediği millet olur iken, tarihte olmayan bir Kürt milleti bizzat Türkün içinden kandırılanlar ile oluşturulmaya çalışılırken, birileri ben Arabım dediği vakit hiç kimse olur mu yahu senin aslın Türk demez ken, bu ortamda buranın sahibi Türk milletinin kimliğini tartışmaya açmak için ellerinden geleni artlarına koymayanlar ortada cirit atmada ve aziz Türk milletinin midesini bulandırmaya çalışmaktadırlar. Hükümetin ve sözcülerinin ağızlardan kaçırdıkları Türk sözcüğünün da artık Türkü ifade etmediğinin farkındayız. İsimsiz bir millet lafıdır gırla gidiyor. Aziz millet derken bu aziz millet kimdir dediğinizde karşınıza bu gün çatışmış gibi göründükleri Fethullah hoca cemaatinin ve benzer fikirler taşıyan fakat Türk ile meselesi olan güya Müslüman cemaatların uydurduğu bir Anadolu insanı tabirinin oturtulmaya çalışıldığını görmekteyiz. Avrupa’da herhangi bir devlet yetkilisine, mesela alman bir yetkiliye siz alman değil, Almanya insanısınız desek acaba bize ne der. Tek diyeceği arkadaş ya konuştuğunu bilmiyorsun, yada sen Alman milletinin düşmanısın der. Fakat Türkiyelilik fikrinin babaları ki bunların Türk olmadığını gayet iyi biliyoruz, yatıp kalkıp Anadolu insanı, Türkiye insanı gibi lafları ağızlarında geveliyorlar. Sıradan bir insanımızın ben Türküm demesini hemen ırkçılık ile suçlayanlar utanmadan Türkiye de ari Türk ırkından insan çok azdır burası mozaiktir v.s demelerinin ırkçılık olmadığını savunmaktadırlar. Bu insanlara göre Türk milletinin kendi ismini telaffuz etmesi ırkçılık, fakat Türkün içinden ne kadar başka millet çıkartma gayretleri var ise onlar  müsbet tavırlardır. Bu çalışmaları için daima Osmanlıyı örnek gösterip, ardından Çanakkale’de yatan şehit kabirlerindeki şehir isimlerini misal gösterirler. Çanakkale’de bir iki tane doğu ve güneydoğulu şehit var ise ki onların kürt olduğunu peşinen kabul eder ve işte bakın kürt çocukları da bu vatan için şehit oldular derler ve vatanın Türk vatanı değil burada yaşayan herkesin ortak malı olduğunu iddia ederler.. Bu adamların tek kabul etmediği Türk olmaktır. Doğu ve güneydoğuda bu adamlara göre Türk hiç yoktur. Türk Türkistan’dan yürüyerek değil uçarak batı Anadolu’ya gelmiş gibi bir ucubeyi aziz Türk milletine yutturmaya çalışırlar. Balkanlardan yurdun elde kalan kısmına sığınanların  tamamı Arnavut olup bütün Karadenizliler lazdır. Geriye kalan insanlarımızın da kendisini Türk hissetmesi cumhuriyet ile yapılan baskılardandır ve kısacası bir akademik densizin dediği gibi Anadolu insanı vardır fakat Türk yoktur. Bu akademik densiz kendisinin Arap olduğunu iddia ederken acaba kendisi kan olarak ne kadar ari Arap olduğunu incelemişte elinde belgesi mi var. Sadece kendisinin söylemesi yeterli iken aziz Türk milletinin Türk olduğunu belgeler ile ispatlaması mı lazım. Osmanlının çekildiği eski vatan coğrafyamızda binlerce Türk şehit mezarları var o zaman oradaki insanlar bizleri vatanlarına ortak etsinler veya öyle bir sözü içlerinden birisi ima etsin bakalım. Mesela bir ermeni yazar çıksın Türkler revani tatlısını çok severler ve bu isim revan şehrinden gelir ve bu şehir eskiden onlarındı , şimdi biz otursak dahi burası ortak vatanımız sayılır desin bakalım. Bırak ortak vatan lafını bir tane Türk bıraktılar mı iyi bilinsin. Osmanlıyı misal gösteren güya dindar kesim ise mehter marşlarımızı herhalde duymamakta ve sözlerinin ne manaya geldiğini anlamamaya niyetliler galiba. Ceddin deden, neslin baban hep kahraman Türk milleti ve Türk milleti, Türk milleti aşk ile sev milliyeti derken hangi milliyeti seveceğimizi söylemiyor mu aziz atalarımız.” Osmanlının devlet resmi dilinin Türkçe olduğunu, Türkçe bilmeyenlerin allame-i cihan olsa devlet memuru olamadığını bu akıllılar bilmiyorlar mı, yoksa bildiklerini bizden gizleme gayreti içindeler mi.” Yoksa sev Anadolu insanımı diyorlar. Adüv den korkmadık korkmayız asla, künümüz keçirmeyiz ağıtla yasla diyen atalarımızın kanını taşıyoruz. Kendisini Türk hissetmeyen, hissetmek zorunda da olmayan fakat kucağımızda oturan şahıslara bir sözümüz var, artık sakalımızı size yoldurtmayacağız. Türk milletinin engin müsamahasını onun bir zaafı zan edenler Osmanlı sillesini yediklerinde akılları başlarına gelecek fakat heyhat.

                               Eline mikrofonu alanın ağzında bir Kürt kardeşlerimiz cümlesidir artık  gına geldi. Bir insan zaten kardeşi olan birisi için durup durup kardeşim dermi. Ortada gerçekten kardeşliğe zarar veren bir şeyler var ki bu lafları söyleme ihtiyacı hissediliyor. Kürtler dediğimiz insanlar neresinden tutarsanız tutunuz, bir avuç ermeni dönmemişi hariç tamamına yakını oğuz boyları mensubu Türkmenlerdir. Biz onların Türk olduklarını zaten biliyoruz. Fakat birileri kardeşlerimiz derken aslında ayırdığını gayet iyi biliyor. Eba-en Ced aynı milletin evlatlarıyız ve bunu söylemek ihtiyacında da değiliz. Kendisini Türk’ten ayrı görenlerle oturup zorla siz kardeşimizsiniz diyecek halimiz de yok. Aziz Türk milletinin düşmanlarının çalışmalarına baksınlar ve kendilerinin kültür olarak hangi milletin ayrılmaz parçası oldukların idrak etsinler. Doğu ve güneydoğumuzdaki bu kardeşlerimizin unutmaması gereken bir önemli mesele var ki o da bizlerin onları asla ve asla kendimizden ayrı görmediğimizdir. Fakat sürekli bu fikirde olacağımızın da garantisi olmaz elbette. Fazla naz aşık usandırır derler. İran Türkleri yüzlerce yıl Osmanlıyı ufak tefek mezhebi meseleler için sırtından vurdular ve işte halleri ortada. Aziz Türk milleti gibi büyük bir milletin parçası olmak isteyenler kime kapılanacaklarını ve neticesinin ne olacağını da artık hesaplamalıdırlar. Arapların hal-i pür melali ortada, başka lafa ne hacet.

                     Bizim durup durup Türküm deme gibi bir alışkanlığımızın olmadığını yazımın başında söylemiştim. Biz hayatımızı yaşarız ve bizim bu hayatımıza bakan bizden gayri milletler işte bunlar Türklerdir derler. Kişi kendi kimliğini tarif etmez sadece yaşar. Bizim ayrıca başka milletleri aramızda eritmek ve yok etmek gibi bir niyetimizin ve özelliğimizin olmadığını tarih en güzel bir şekilde dosta ve düşmana ispata yeterde artar bile. Fakat bizim engin müsamahamız ile kucağımıza oturup sakalımızı yolmaya çalışanlara bir çift sözümüz var.Aziz Türk milleti çok sabırlıdır fakat sabır taşı da değildir. Artık sabrımızın sonuna geldiğimizin bilinmesini isteriz. Türklüğümüz bizi ilgilendirir, isteyen bizi sever istemeyene kendimizi zorla sevdirecek halimiz yok. Hiç kimseye birkaç şehit vermeyelim diye verecek bir santim vatan parçamızda yok. Yüzlerce yıl şehit kanları ile aldığımız ve muhafaza ettiğimiz bu aziz vatanı müdafaa edecek kan da, can da şeref te bizde fazlası ile var. Bizi Müslüman yaratan Allah’ıma (C.C)şükürler olsun ki ELHAMDÜLİLAH TÜRKÜM. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Abdulbaki GÜNIŞIĞI Arşivi