Mektepli Olmanın Avantajı Paha Biçilemez

Mektepli Olmanın Avantajı Paha Biçilemez
Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda (BESYO) veya Spor Bilimleri Fakültesi’nde antrenörlük bölümünde okuyan milli takım antrenörleri, “mektepli” olarak elde ettikleri tecrübeleri değerlendirdi.

- Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda (BESYO) veya Spor Bilimleri Fakültesi’nde antrenörlük bölümünde okuyan milli takım antrenörleri, “mektepli” olarak elde ettikleri tecrübeleri değerlendirdi.

Antrenörlük bölümünde okumanın kariyerlerine kattığı artı değerleri, farklı bakış açıları ve konu başlıklarında değerlendiren milli takım antrenörleri, üniversitelerde aldıkları eğitimin uygulama konusunda ne kadar faydalı olduğunu Gençlik Spor Dergisi'ne anlattılar.

Sporcu psikolojisinden fizyolojiye kadar farklı alanlarda gördükleri eğitimin ne kadar önemli olduğunu, kariyerlerinin her döneminde gördüklerini belirten antrenörler, genç meslektaşlarına, işin okul boyutunu asla ihmal etmemeleri gerektiğini söyledi. Çeşitli branşlarda görev alan milli takım antrenörleri ve Spor Bilimleri Fakültesi dekanlarının antrenörlük bölümlerinin mesleki yaşama katkılarına dair görüşleri şöyle:

TAVACI: “MESLEĞİMİN EĞİTİMLE BİRLİKTE NE KADAR GELİŞEBİLECEĞİNİ GÖRDÜM”

Voleybol Yıldız Erkek Milli Takım Antrenörü Salih Erdoğan Tavacı 1999 yılında Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu antrenörlük bölümüne girdiğini ve bu süre zarfında hem okuyup hem de çalıştığını söyledi. Okuduğu yıllarda antrenörlüğün eğitimle birlikte ne kadar gelişebileceğine şahit olduğunu belirten Tavacı, “Okulda özellikle sporcu sağlığı ve antrenman metotlarına kadar işin bilimsel ve eğitim boyutunda kendimi fazlasıyla geliştirme fırsatını yakaladım. Okuduğumuz bölümden mezun olunca kendi dalımda 3. kademe antrenör belgesini aldım. Bu bence önemli bir avantaj. Belli bir zaman harcamadan bu belgeye sahip olabiliyorsunuz ve önünüzdeki hedeflere daha rahat ulaşabiliyorsunuz” dedi.

2002 yılından itibaren milli takım bazında çeşitli kategorilerde ve kulüp takımlarında çalıştığını anlatan Tavacı, “Yaklaşık 2 yıldır Erkek Yıldız Mili Takım antrenörlüğünü yapıyorum. Bu işte hem alaylı hem de mektepli olmak, kariyerime ve kişisel gelişimime çok şey kattı. Umarım bütün birikimimi, gerek oyuncularıma gerekse bu işe gönül veren genç meslektaşlarımıza aşılayabilirim” diye konuştu.

AKSU: “ANTRENÖRLÜK BÖLÜMÜ OKUMANIN ARTILARINI HER ZAMAN GÖRDÜM”

Tekerlekli Sandalye Basketbol Milli Takımı Yardımcı Antrenörü Can Aksu ise antrenör olmaya 1992 yılında karar verdiğini belirtti.

Antrenörlük bölümü okumanın artılarla dolu bir kariyere sahip olmasında büyük etkisinin olduğunu ifade eden Aksu, şunları söyledi:

“Üniversitede 4 yıl boyunca basketbol dersi aldım ayrıca spor psikolojisi, anatomi, fizyoloji, antrenman metotları gibi daha sonra antrenörlük boyunca kullandığım bilgileri okuduğum yıllarda edindim. Bütün bu bilgileri, engelli basketboluyla birleştirerek işimi biraz daha kolaylaştırmaya çalıştım. Antrenörlük bölümü okumanın artılarını her zaman gördüm. Tekerlekli sandalye basketbolunun iyi eğitimli antrenörlerle daha iyi yerlere geleceğine eminim.”

ÖZDURAK: “GENÇ MESLEKTAŞLARIMIZA İYİ BİR KARİYER PLANI İÇİN MUTLAKA OKUMALI”

Sutopu Erkekler Genç Milli Takımı Antrenörü Ersin Özdurak ise BESYO veya Spor Bilimleri Fakültesi okumanın kariyer planlamasında ne kadar önemli olduğunun altı çizdi. Özdurak, “Sporcularınızı hedeflerine yani müsabakalarına hazırlarken bir sezon planı yapmalısınız. Bunu yaparken antrenman bilimlerine hakim olmalısınız. Yüklenme, dinlenme prensiplerinize bağlı olarak hangi kas türüne hangi kas grubuna yüklendiğinizi bilmelisiniz. Bütün bunlar için anatomi, fizyoloji, antrenman bilgisi, antrenman teknikleri, sporcu psikolojisi gibi bir çok konu hakkında azami bir bilgiye sahip olmak antrenörü başarıya giden yolda bir adım öteye taşıyor” ifadelerine yer verdi.

“Antrenörlük, her yaş grubundaki sporcuya antrenman yaptırabilecek bilgiye sahip olunması gereken bir meslektir” diyen Özdurak, “Genç meslektaşlarımıza daha etkin ve bilinçli bir kariyer planlaması için mutlaka okumalarını öneririm” açıklamasında bulundu.

ODABAŞI: “BU MESLEĞİN OKULUNU OKUMAK GÜVENİMİ ARTIRDI”

Kırıkkale Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda antrenörlük bölümünü bitiren Genç Erkekler Serbest Güreş Milli Takımı Antrenörü Tevfik Odabaşı ise BESYO mezunu olmanın avantajlarını farklı örneklerle dile getirdi. Odabaşı, “Gerek kulüp gerekse milli takımda yılda 50-60 sporcuyla çalışıyorum ve hepsinin karakterleri farklı oluyor. Bunları iyi analiz edip gelişimlerine yardımcı olmam konusunda okulda almış olduğum eğitimden fazlasıyla faydalanıyorum. Milli takım sporcularının kişisel gelişiminin korunması ve arttırılması adına birçok farklı konu başlığında yeterli bilgiye sahip olunması gerekiyor. Dolayısıyla okuduğum okulun önemi tam da burada ortaya çıkıyor. Bu mesleğin okulunu okumak, kendime olan güvenimi artırırken hedeflediğim kariyere de daha emin adımlarla ilerlememi sağlıyor” sözlerini sarf etti.

DEMİREL: “MEZUN ARKADAŞLARIMIZ EĞİTİMLERİNİ UYGULAMA KONUSUNDA CESUR DAVRANMALI”

Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar Demirel, antrenörlük bölümünde okuyan isimlerin çeşitli alanlarda aldıkları eğitimin kalitesine dikkat çekti. Kendi bünyelerinde antrenörlük bölümünde okuyan öğrencilerin bir çok farklı alanda etkin bir eğitim gördüğünü anlatan Demirel, “Antrenörlük bölümünden mezun olan arkadaşlarımız fizyoloji, anatomi, kinezyoloji, biyomekanik, sosyoloji, psikoloji gibi son derece birbirinden önemli alanlarda eğitim ve öğrenme yöntemlerini deneyimliyor” ifadelerine yer verdi.

Antrenörlük bölümünü okuyan bireylerin aldıkları eğitimi uygulama konusunda cesur ve kararlı davranmaları gerektiğini vurgulayan Demirel, “Mezun arkadaşların klasik kitapta yazılı olanın ötesinde kendi fikirlerini de kullanarak sorunları gözlemleyip çözüm önerileri bulup performansın geliştirilmesine yönelik olarak uygulamanın içerisinde olabilmeleri gerek. İşte o zaman aldıkları eğitimin değeri ortaya çıkacaktır” açıklamasında bulundu.

KOZA: “OKULLU ANTRENÖRLERİN UZUN VADEDE ÜLKE SPORUNA BÜYÜK KATKILARI OLACAKTIR”

Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mitat Koz ise, “Antrenörlük mezunu isimlerin kulüp ve milli takımlarda sayısının artmasının, ülke sporuna etkisi neler olabilir?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Sporcu adayının sportif becerileri yanında, kişilik gelişiminin de sağlanması gerekir. Bu gelişimlerin sağlanacağı organizasyonun yapılması, ortamların hazırlanması, sistemin kurulması ve bu çok önemli , devamlılığının sağlanması gereklidir. Üst düzey performans seviyesine ulaşmış sporcunun bu seviyede kalabilmesi, yani başarıların süreklilik arz etmesi için de sporcu başta antrenörü olmak üzere, spor fizyoterapistinden, spor psikoloğundan, spor beslenmecisinden, egzersiz fizyoloğundan, spor sosyoloğundan, kondisyonerinden, analizcisinden ve gerektiğinde de hekiminden oluşan profesyonel bir ekipten destek almak zorundadır.”

“Antrenör bu saymış olduğum profesyoneller ile ortak bir dili konuşabilmeli bu koordinasyonu sağlayabilmelidir” diyen Koz, “İşte bizim fakültelerimizden ya da BESYO’lardan mezun olan antrenörlerin kulüp ve milli takımlarda sayısının artması, bu söylemiş olduğum becerilere sahip profesyoneller olarak, bu iş ve işlemleri yapmak suretiyle uzun vadede ülke sporuna çok olumlu etkileri ve de katkıları olacaktır” ifadelerini kullandı.

BAKAN KILIÇ: “SPORUMUZUN DAHA İYİ YERLERE GELMESİ ADINA DAHA FAZLA EĞİTİMLİ ANTRENÖRLERE İHTİYACIMIZ VAR”

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu ile Spor Bilimleri Fakültelerinden mezun olan antrenörlerin ülke sporuna daha fazla entegre olması gerektiğini söyledi. Ülke sporunun sadece tesis yaparak topyekun bir şekilde kalkınamayacağının altını çizen Bakan Çağatay Kılıç, “Bu kalkınma noktasında, sporcularımızı gerek fiziksel gerekse mental anlamda istenilen başarılara ulaştırma anlamında antrenörlerimize de büyük sorumluluklar düşüyor. Sporumuzun daha iyi yerlere ulaşması adına daha fazla eğitimli antrenöre ihtiyacımız var” dedi.

MEKTEPLİ OLMANIN AVANTAJI PAHA BİÇİLEMEZ

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.