Milli düşünmek ve Milli olmak

Avrupa’da 19.yy sonu ve 20.yy başlarında imparatorluklar yerini Ulus Devletlere bırakırken Osmanlı İmparatorluğu da bu etkileşimden nasibini aldı.

“Ümmetçilik” anlayışı terk edilirken Osmanlı İmparatorluğu içinde de bu akımlar ziyadesiyle taraftar toplamaya başladı. Birinci Dünya Savaşı yenilgisi sonrasında Sevr, Mondros anlaşmalarıyla Osmanlı İmparatorluğu pay edilirken Türkleri yeniden Asya steplerine gönderme heveslileri Anadolu içinde de işgal başlattılar.

Bu işgali birebir yaşayan Kahramanmaraş, tarihte bir örneği olmayan bir savaş ile Fransızları ve Ermenileri bu bölgeden attı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları Misak-ı Milli dediğimiz mevcut şimdiki sınırlarımıza ilaveten Selanik, Manastır, Dedeağaç gibi Balkanlarda kalan Bulgaristan ve Yunanistan sınırları içinde ki bazı bölgeler ile Kerkük, Musul dâhil Güney tarafımızda belli yerleri de bu harita ile eylem planı içine aldılar.

**

Anadolu’da yeni bir Türk Devleti kurmak için kolları sıvayan bu kadronun ilham kaynağı Gaspıralı İsmail, Yusuf Akçura, Ziya Gökalp gibi Türk Milliyetçiliğini öne çıkartan ilim ve aksiyon adamlarıydı. Merhum Gaspıralı İsmail; dil’de, İş’te, Fikir’de birlik diye ortaya koyduğu doktrin bu gün Anadolu’nun yeni bir devlet olmasında büyük rol oynamıştır.

Türk Milletinin milliyetçiliği kafa tası milliyetçiliği değildir. Türk Milletinin milliyetçiliği Türk İslam sentezi olarak ifade edilen Hanefi mezhebi odaklı itikadı olarak ise Maturidi anlayışı egemen kılan bir milliyetçilik anlayışıdır.

Bunu son dönemde en iyi ifade eden; merhum Arvası: - Ben seyyidim ve dolayısıyla Arap kavmindenim. Ancak Dünya’da 3 Türk kalsa biri benim, iki kalsa biri benim. Bir kalsa yine benim diyerek Türk Milletinin İslam’a hizmetini övmüştür. Çünkü Türklükte kavmi milliyetçilik değil, millete, İslam’a hizmet her şeyin önünde gelen bir anlayış olmuştur.

**

15 Temmuz hain darbe girişiminde Tankların, topların önüne çıkan bu millet, bunu yaparken Vatan, ülke, özgürlük, iman, islam gibi değerleri öne çıkartmış, ülkesine, devletine ve hükümetine sahip çıkmıştır.

Bu milletin devleti sahiplenmesi aynen devam ediyor. 15 Temmuz’da Türk Milletine diz çöktüremeyen hain ve karanlık eller bu defa da ekonomik olarak bize diz çöktürmek istediler.

Ama Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dövizinizi bozdurun Türk lirasına ve Altına yatırın açıklamasını bir “emir” telakki eden bu şerefli millet bütün ekonomik kaygıları bir tarafa atarak ülkesine sahip çıkmak adına döviz bürolarına koştular.

**

Milli olmak, milli düşünmek, milliyetçi eylemleri hayata geçirmek bir partinin tekelinde olan davranış biçimleri değildir.

İnsanların siyasal görüşleri farklı olabilir. Ancak milletinin geleceği ve Devletinin bekası için insanlar çeşitli adımları atabilirler.

Mesela CHP Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu; dolar bozdurdu.

Çerçioğlu dedi ki; “Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına bir yurttaş olarak uydum. 1071 dolar bozdurdum.” 1071 Anadolu’nun Türklere açıldığı Malazgirt Zaferinin yaşandığı tarihtir. Bu duygusal eyleme destek verilmez mi? Bu milliyetçi duruşa saygı gösterilmez mi?

**

Anadolu coğrafyasında yaşayan biz Türkler bütün mazlumların umudu durumundayız. Tek bağımsız ve güçlü kale olan Türkiye üzerinde oynana operasyonlara millet olarak tepki göstereceğiz. Tarafımızı Devlet ve Milletten yana olarak belirleyeceğiz.

Bu şerefli ve necip millet birlik ve dirlik içinde olduğu sürece Allah’ın izniyle bütün kumpasları bozar geçeriz.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet TAŞ Arşivi