Jülide DEMİRTAŞ

Jülide DEMİRTAŞ

Moda Fakat…

Bir zamanlar ülkemizde moda diye bir şey yoktu. Sadece ülkemizde mi? Dünyada bile yoktu. Moda aslında çok zararlıymış gibi gözüken moda, piyasayı canlandırır ve yaşamda birlik adına görev yapar.

Nasıl birlik mi?

Bu yıl renklerden turuncu modası var. Her yerde her şeyde kullanabilirsiniz, renk kardeşliğidir. mobilyadan tutunda saç rengine kadar rastlayabilirsiniz. Vitrinler turuncu turuncu bakacak size, belki gardırobu yenilersiniz, bahane olur.

Hadi bu sene perdeler kanatlı Fransız perdesi moda, birçok evin perdesi değişiverir.

Yeni çıkan cep telefonu modadır. Herkesin elinde sakızdır. Borcu harcı vardır belki ama yine de onu alır. Şimdi bir üst modeli çıkış için yılbaşını beklemekte.

Ayrıca arabalar… Her yıl yeni bir versiyon çıkarır. farklı özellikler ekler, hız limiti, motor gücü, dış aksam, iç dizayn tamamen olmasa bile kısmen değişir. Ve alıcılarını bekler. Her arabanın farklı güzel özelliği varken, farklıda alıcı bulurlar.

Büyük küpeler modadır, herkesin kulağında farklı büyük ve modelde görürsünüz.

Elbise moda olur,

İri sarı saatler modadır,

Kısa saç modadır,

Brezilya fönü modadır, yaptırırsınız.

Uzun saç modadır, uzatırsınız.

Yani moda olan şey pek kötü olarak bilinir. Çünkü her yıl değişir. ”iyi olsaydı, her yıl değişmezdi “derler…

Oysa biraz dikkatli bakarsak değişimin adıdır. Lakin hepten moda haklı değildir.çünkü fırsatçılıkta yatar bunun içinde, değerlendirmeler vardır.

Örneğin turuncu bir elbise için seçilen kumaş, model, aksesuar önemlidir. Bunun için tasarımcı, stilist, modelist seferber olur. Alışveriş yaptıkları yerler vitrinleri yeniler.bazen aynı model elbise,aynı renk elbiseyi giyen iki kişi bir araya geldiğinde “pişti ! “ olur. Birbirlerini görmemeye çalışsalar da görürler. dünya küçük. renk aynı, model belli ise bu da çok normaldir bence…

Parisli modacılar bir araya gelip dünya modasını, trendini oluşturmak için toplantı yaparlarmış.bu toplantıda;

Depoda en çok hangi tür,

Hangi renk, kumaş kaldı, kontrol edilir, yeni renk ona göre seçilirmiş.

Modeller ise ya yıllara göre, ya da yeni oluşan, farklı bir modele göre uyarlanırmış.

Sezon başladığında kış ise, kışlıklar yazdan dikilir, yaz ise, kıştan dikilerek mevsime hazırlanırmış. tekstil moda konusunda ilk akla gelen isimdir. çünkü yaklaşık herkesin uyarlayıp, alıp, giyebileceği türden renk ve seçenekler mevcut…

Modacıların en büyük endişesi ise; müzik sektöründe olduğu gibi “ çakmaların “yapılması. onca emeğin yarısını veya daha fazlasını veya daha azını kazanması.ama bu kopyasını birebir çalışıp yorulanlarda onlar sayesinde ekmek yiyor.bir de bu cepheden bakmak var.yani  yeni bir iş sahası.ama bu doğru mudur ? “KESİNLİKLE HAYIR ! “ bu şuna benziyor, siz tüm sezon tarlanıza buğday ekmek için uğraştınız, didindiniz, çalıştınız, sürdürdünüz, zamanı gelince toprakla buğdayı buluşturdunuz… iyi mahsül almak için elinizden gelen gayreti gösterdiniz. tam mahsülünüzü toplama zamanı bir de bakıyorsunuz ki, gökyüzünden kuşlar, gündüz çocuklar, gece büyük insanlar başka bölgeden mahsülünüzün iyi olup, toplanma zamanı geldiğini duyanlar uygun zaman bekler ve çalarlar… ve siz bir şey yapamaz, sadece canınızı sıkarsınız.emeğinizden size sadece “ADI “ kalır…

Emeğin ucuz olduğu yerde eğitim düşüktür, bana göre.zamanınızı verdiğiniz, sevginizi kattığınız,araştırma yaptığınız,yalnız kaldığınız, el emeğiniz, göz nurunuz için değer biçmek , o  kadar zor ki !!!...

…..

Moda kırtasiyeden tutunda kına gecesi kıyafeti, araba, müzik, kitap, şarkı, film, dizi,  sinema, halı, tencere, battaniye… aklınıza ne gelirse moda her yerde her şeyde var.ister uyun ister uymayın moda hep sizinle olacak.

Lakin modaya uyacağım diye büyük alışverişler yapmanıza gerekte yok. size yakışanı giyin yeter.ama derseniz ki, bu sıcak rengi taşımak isterdim derseniz;

Eğer bayansanız, bir turuncu badi, siyah etek veya pantolon, siyah bir çanta, iki turuncu bileklik, ojede olabilir(taşımanız çok önemli, çiğ durmamalı ),kahve, topuklu bir spor bot, saçınızı da dağınık toplayın veya kısa ise köpükle karıştırın, harika bukleler edinin…

Eğer baysanız; turuncu bir gömlek, (diyeceksiniz ki neden hep üst gruba turuncu… çünkü üst grup her zaman göz hizasıdır )siyah turuncuya yakışır ve ağırlaştırır, siyah pantolon ve turuncu veya turuncuya yakın kahverengi kemer, ayakkabılarda size kalmış, rugan modası halen devam ediyor. saçlar temiz ve düzenli, modern olmalı ki taşıyabilesiniz.

İnsan yeni ve farklı kıyafetler giyince kendini daha bir beğenir, daha hoşuna gider, ister ki, biriler de güzel şeyler söylesin.

Yukarıda unuttuğumuz bir durum var, ayakkabı ile çanta uyumu bu sene yok. kemerle ayakkabı da öyle…

Modacılara kızanınızda vardır, kızmayanınızda. Çevrenizde bir sorun ve kendinizce bir istatistiki bilgi edinin. bunu benimle paylaşabilirsiniz.

Moda olmasaydı, ne olurdu?…hayır ! hayır ! neler olurdu ?

Esnaf satışlarda dönemezdi,

Hep aynı kalırdı her şey, yenilenmezdi,

İnsan hayatına endekslenen moda da zamanla eskiyor.

Yenilenmesi gerekiyor.

Çamaşır makinasının çok programlısı olmazdı,

Çamaşır kurutma makinaları iyi sonuç  verip vermediğini öğrenemezdik.

Ve daha birçok şeyi bilip öğrenemezdik…

Burada bana göre moda yüzünden karda mıyız? Zararda mıyız ?

Uyalım mı ?

Uymayalım mı ?

Yarı yoldan dönelim mi ?

Karınca kararınca mı ?

Bunları soruyorum !!!...

Çünkü ;

içimizden biri, hepimizden biri moda olan bir yeniliğin ucundan tutmuştur.

Sevgi ve selamlarımla

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Jülide DEMİRTAŞ Arşivi