Jülide DEMİRTAŞ

Jülide DEMİRTAŞ

WORLD AHLUL BAYT FOUNDATION…

Memleket toplantısına hiç katılmamış biri olarak, maili görünce şaşırdım ve biraz üzüldüm. Bir davetiye… Dünya ehli beyt vakfı ‘ndandı. Alibey köydeydi, uzaktı yani. Trafikte bir saatlik yoldu… Bizimkileri ikna ettim…

                                         *

Ehl-i Beyt: Ev ahalisi demektir. İslam ailesi ve evlatlarıdır.

Peygamberimiz Hz.Muhammet’in ev ahalisi için kullanılan bir terimdir. Hanımları, kızı Hz. Fatıma, Hz.Ali ve torunları Hz.Hasan ve Hz.Hüseyin’dir.

                                                  *

World Ahlul Bayt Foundatıon=Dünya Ehl-i Beyt Vakfı’dır.

Oniki yıl önce İstanbul’da toplanarak 126 Alevi-Bektaşi kuruluşunun gerçekleştirdiği Ehl-i Beyt Kurultayı sonucunda olmuştur.

Birinci kurultayda, inanç kimliği ve ortak değerleri tartışılmıştır. Kurucusu k.maraşlı FERMANİ Altun’un inanç düşüncelerinin doğrultusunda, Alevilik ve Bektaşiliğin islamın özü olduğuna ve islam’ın Kur’an-Ehl-i Beyt birliğine inanarak Ehl-i Beyt Vakfı’nın ilk harcını koydular.

                                                        *

1999 yılında toplanan üçüncü Ehl-i Beyt Kurultayına 67 ülke katılmış ve bu kurultayda alınan bir kararla Ehl-i Beyt Vakfı’nın “Dünya Ehl-i beyt Vakfı” olarak değiştirilmesi ve ana merkezi  olması kararlaştırılmıştır… Amaçları birlik ve beraberlik idi…

                                                          *

81 ilde yapılacak toplantıların birincisi Adıyamanlılar için düzenlenmişti… ikinciside bizimkiler için.

 

Bina oldukça büyük… Kütüphane, çok amaçlı salonlar, dinlenme odası, bekleme odası… Bina dört katlı idi…

 

Benim ilk gittiğim memleket toplantısı idi. Heyecanlıydım. Pek kimseyi tanımama rağmen yinede birileri olur mu diye etrafıma bakınıyordum. Toplantıya annem ağabeyimve eşi, küçük oğulları birlikte gelmiştik.

                                                               *

Toplantıya katılan tanıdık simalar Marasder başkanı şaban kurt, eski başkan şimdinin Küçükçekmece ilçe milli eğitim müdürü Adem Koca, Hilmi Şahballı, İsmail Hazar… Üstad Necip Fazıl ın bir öğretim görevlisi öğrencisi(Maraşlı değilmiş) ve iş adamları vardı… Kâğıthane kaymakamı Ahmet Narinoğlu oradaydı.

Onları tanımıyordum… Vakfın kurucusu fermani bey memleketinin iki yakası bir araya getiremediği için üzgündü… Birkaç kez sitemini yineledi… Üzgün olduğunu ifade etti. Örnek iller verdi… Sonra kuruluş amaçlarını ve birliğin beraberliğin bir araya gelmekle olduğunu vurguladı… Bu vesile ile hazırlanan bu programa katılımın daha çok olması gerektiğini vurguladı… Fakat bazı yerlere davetiye gitmediğini de söyledi…

                                              *

Maraşder başkanı konuşmasında ilimizden bahsetti. Gelemeyenlerin olduğu gibi gelenlerin aslar olduğunu söyledi… bu katılımın da güzel olduğu anlamında sözler söyledi… Sözleriyle büyük alkış aldı…

Maraşın tanıtımı olan bir geceydi… Salonun ancak dörtte biri doluydu… Aslında haklıydı. Böyle bir gecede hemşehrileri fermani beyi yalnız bırakmışlardı…

 

Necip fazılın öğrencisi Sakarya şiirini okudu… Birlik ve beraberlik üzerine konuştu. Bize okuduğu şiiri üstad’a da okumuş…Lakin şiiri tamamlamadı…kardeşlik üzerine güzel cümleler söyledi..

İsmail Hazar iki güzel türkü seslendirdi… Türkülerden biri;

Güzel ne güzel olmuşsun

Görülmeyi görülmeyi

Siyah zülfün halkalanmış aman aman

Örülmeyi, örülmeyi…

Hilmi Şahballı birlik ve kardeşlik üzerine türkü söyledi… Küçük hikâyelerle bizleri güldürdü… Bu öyküler ders vericiydi.

Tilkinin biri uzakta bir et görmüş. Yaklaşmış… Bakmış yanında bir bomba, karnıda aç. Kenara çekilmiş, bekliyormuş. Aslan gelmiş. Sen neden yemiyorsun? Demiş. Tilkide oruçluyum demiş. Aslan bir atılmış etin üstüne… Bomba patlamış. Aslan kanlar içinde. Tilki eti yemeye başlamış. Aslan kan revan içinde can çekişirken sormuş, hani sen oruçluydun demiş. Oda top patladı, orucumu açıyorum demiş.

                                                             *

Bir bayan öğretim görevlisi konuşma yaptı… Verdiği örnek çok güzeldi, birlik adına…”beş parmağımız birbirine benzemez… Ama biri olmadan diğeri işlevini tam yapamaz. Beşinin bir yerde olmasıdır güzel olan… Ne güzel yaratmış yaradan… Birlik ve beraberlik içinde beş parmağın beşi gibi bir yaşam içinde olmamız dileğiyle” dedi…

Gelen telgraflar vardı… Başbakandan, iş adamlarından, milletvekillerinden, bakandan…

Program öncesi yemek verildi. Program arası dondurma dağıtıldı… Programın sonunda sohbet odasına geçilecekti… Sohbete de katılmak isterdim ama mazeretimiz vardı. Yolumuz uzaktı ve yeğenim mızmızlanmaya başlamıştı.

Sohbet bölümüne katılamadığım için üzgünüm.bu anlamda sizi aydınlatamayacağım..

                                                                    *

Tüm ülkemizin birlik ve beraberlik içinde olması temennimizdir…

Selam ve sevgilerimle

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Jülide DEMİRTAŞ Arşivi