Ak Parti algı yönetimi ile mi oy alıyor?

Seçim sürecinde özellikle de Yüksek Seçim Kurulu tarafından seçime girecek olan siyasi partilerin adaylarının isimlerinin açıklanması ile seçim bitene kadar geçen süre içinde, bütün siyasi partilere eşit mesafede durmaya dikkat eder ve partilerin eleştirilmesini de doğru bulmam…

Bu benim kırmızı çizgim.

Toplum mühendisliğini sevmem, medya üzerinde özellikle köşe yazarlarının her hangi bir siyasi partinin savunuculğunu o süreçte yapmasını arzu etmem ve yapmamayada çalışırım.

Şu yada bu gerekçelerin yada sebeplerin arkasına da sığınmam. Bir yahudi anlayışı olduğuna inandığım ve hiç tasvip etmediğim;

Bal tutan parmağını yalar…

Sözündende nefret ederim.

Ne yazık ki, bizim bu hassasiyetimiz çoğu zaman yanlış anlaşılmalara sebebiyet verir.

Doğal olarak da, bundan dolayı kimselere yaranamam.

Ama seçimler bittikten sonra, yapılan işler birer birer beyin süzgecinden geçirildiğinde, seçim sürecinde bizlere tepki gösteren, kahır koyan insanların, birer ikişer benim bu yaptığıma hak verirler, özür dilerler…

Ben günü birlik yaşayan bir yaşam tarzını benimsemiş insan değilim. 10 yıl önce bir yakınımın cenazesine  katılanı unutmadığım gibi, kimin bana küçücük bir ikramı olmuşsa, onun altından kalkma adına da bir çaba içine girerim…

Vefasız olmadığım için, vefasızlık görmüyorum.

Çevremde tartıştığım, bir süre konuşmadığım insanlar olsa bile, en küçük bir konuda hemen o insanların bile çevremde olduklarını görme imkanını her zaman buldum.

Seçimler öncesinde özellikle Ak Parti lisktesi ile ilgili yazdığım bir iki köşe yazısına yorum gönderen, Bekir Paksoy isimli bir hemşehrimiz, genelde yazdıklarımıza katılsa bile bunun böyle olmayacağı yönünde

Yorumlar yazardı.

Nitekim son köşe yazıma yazdığı yoruma baktığımda;

Replik

Kurtlar Vadisi dizisinde "... demedim mi İbrahim" şeklinde bir replik vardı hatırlarsanız. Kahramanmaraş'ın beklentilerinin "kaale" alınmayacağını ve gerekçelerini köşenize yazdığım yorumlarda belirtmiştim. Yine ısrarlıyım. Mahir ÜNAL konusunda yanılıyorsunuz: Kendisi "Biz ihtiyaçlara/taleplere göre değil tespitlere göre hizmet götürüyoruz" dedi seçim döneminde. AK PARTİ hizmetten değil ALGI YÖNETİMİ'nden oy alan bir parti. Onun için hizmet gibi reel beklentiler yerine daha soft hayaller bu yaz gününde uygun düşer diye düşünüyorum” diye ifade etmektedir.

Acaba Kahramanmaraş’a hizmet getirilmesi noktasında biz nerede yanlış yapıyoruz?

İstemesini mi bilmiyoruz?

Tavır koyacak yürekli isimleri mi TBMM’ye gönderemiyoruz?

Lobimiz mi yok?

Siyasette uzlaşma mı sağlıyamıyoruz?

Neden…Neden?

Yani neredeyse 4 aydan bu yana heyelan sonucu kapanan 20 metre uzunluğunda ki bir yolda iyileştirme yapamıyorsak…

Ve bu şehirde yaşayan bizler, doğal olarak bu sorulara cevap aramak ve siyasetçileri eleştirmek zorundayız.

Bir gazeteci olarak seçimler sonrasında bu eleştirileri yöneltmem ve gündeme getirmem, benim Ak partiyi desteklememi engellemez.

Sayın Başbakanı ve Politakalarını beğeniyor, aynı zamanda bununda savunuculuğunu yaparım.

Bunları yapmam, yetersiz gördüklerimi de eleştirmemi engellemez…

Sanırım bizim toplumsal sorunumuz da bu…

Bir partiyi beğeniyorsanız onu eleştiremezsiniz diye bir kural mı var?

Bu şehirde;

20 metre uzunluğunda yolu yapamayan bir yönetim varsa,

Bir Genel sekreter atamasını beceremyen bir siyasi kadro var ise,

İzin verinde kardeşim bunları yazalım ve herkesi görev yapmaya davet edelim.

Bunları yazıyoruz diye, benim başbakana olan gönül bağımı kim elimden alabilicek?

Böyle bir şey olur mu?

Benim işim yazmak…

Benim işim bence, kendi görüşlerime göre bir eksiklik varsa bunu gündeme getirmektir.

Bir yerde de hizmet var ise, millet memnun ise bunları da yazmak ve hakkını vermekde benim görevim.

Yeri geldiğinde eleştiririm, yeri geldiğinde de takdir ederim.

En azından bazıları gibi din tutar gibi bir parti taasubu içine girmiyorum.

GELELİM ŞU ÖNEMLİ YORUMA;

Yukarıda aldığım yoruma baktığımda ve bu yorumdan çıkardığım mana ise,

“Siz ne yaparsanız yapınız, biz bildiğimizi okuruz”

Ak Parti kadrolarının felsefesi bu ise, bu felsefe bir gün olur milletin tepkisini sandıkta görür.

Bütün Türkiye sathında bunun böyle olmadığını düşünüyorum. Ancak aynı şeyi Kahramanmaraş için söylüyemiyorum.

Ve Ak parti Kahramanmaraş’a aldığının karşılığını vermiyor.

Bizde allım diye yazıp çiziyoruz.

Sanırım bu yazdıklarımıza da en çok desteği yine benim gibi düşünen, başbakana muhabbet ve sevgi ile bağlı olan seçmen ve bu partide görev yapan, ikbal ve istikbal kaygısı taşımayan hemşehrilerimdir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Mehmet TAŞ Arşivi