Anavatan’ın hazin sonu

Anavatan Partisi dün tarih oldu. Bu evrende her şey doğar büyür ve ölür. Bu kaçınılmaz sondan kimse kurtulumaz.

Ama ölümün hayırlı olanı vardır.

Ama ölümün soylu olanı vardır.

Anavatan’ın bu ölümünde bunların hiç biri yok.

Anavatan bunu hak etmedi.

Emek vermeden siyasi partilerin üst yönetimlerine gelen ve icazet aldıkları yerin emrini uygulayan insanlar Anavatanı tarih ettiler.

Bu vebal, Mesut Yılmaz’a yeter.

Bu vebal son MKYK üyelerine yeter.

Zira Türk siyasi yaşamına demokrasi, bireysel hak ve özgürlükler gibi kavramların anlamını bulmasına katkı yapan bir siyasi oluşum tarih oldu.

Dört eğilimi birleştiren, insanları karşılıklı diyalog ve hoş görüye davet eden ve bunu hükümet döneminde uygulayan Anavatan partisi artık tarih olmuştur.

Merhum Turgut Özal’a en büyük iftira ve çamuru atan Cindoruk, Demirel ve o jenerasyon tarafından tarih sahnesinden silinen Anavatan’da yerli işbirlikçiler olarak son yönetim hiç affedilmeyecektir.

Tarih bir gün bu ihaneti yazacaktır.

Demkorasi, insane hakları ve özgürlüklerin gelişmesi için ömrünü feda eden merhum Özal’ın partisinde cuntacılar övülüyorsa bunda bir yanlışlık var demektir.

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın toplumun bütün kesimleri tarafından Kabul edilmesinin altında yatan gerçek, Özal’ın düşünce ve görüşlerinde yatmaktadır.

Aklı selim davranan ve bu ülkenin gelişmesi için çaba sarf eden politik bağrazlığı olmayan bir çok insanın böyledikleri bir şey var.

Tayyip Erdoğan’da Özal’I görmek.

Bu millet kendine hizmet edeni unutmaz.

Bu millet cuntacılarla bir olarak bu ülkede karışıklık çıkartan, genç fidanları toprağa gömen, insanları sağ- sol diye kamplara bölenleri de hiç unutmaz.

İletişim kanallarının çoğalması, yeni kuşakın demokrasiye sahip çıkan adımları atması eski tüfeklerde rahatsızlık oluşturuyor.

Cindoruk’un ne olduğunu bu ülkenin insanları çok iyi biliyor. Onun genel başkanı olduğu bir parti bundan sonar hiç bir zaman % 5 oy bile alamaz.

Tabanda yapılan bu birleşme tavanda gerçekleşmesi hiç mümkün mü?

Merhum Özal’a her türlü hakareti yapan “Papaz Özal!” diye gazetelere demeç verenleri Anavatana gönül verenler unutur mu?

Mesut Yılmaz ve avanesi DP çatısı altına girsin. Anadolu’da ki hiç bir Anap’lı bu oluşuma sahip çıkmaz ve bu oluşumun içinde olmaz.

En çokda Balgattaki Parti binasının DP’ye verilecek olmasına üzülüyorum.

Şimdi o bina milletin başına çorap örülmesi için bir karargah olarak kullanılacak, öyle mi?

Bir çok defalar Anap’a oy veren bir seçmen olarak bu birleşmeyi yapan ve altına imza koyanlara hakkımı haram ediyorum.

Hakkımız haram olsun!....

Kaynak ve TV sohbeti!...

Milletvekili Sayın Veysi Kaynak’I Aksu TV’de Turgay Terzibaş’ın Cuma günkü proğramında izleme imkanı buldum.

Malum Sayın Kaynak’a kırgınlığım vardı. O gece proğramda da ismimizi zikrederek bizden bahsetmesi, babamın vefatı dolayısıyla arayıp sorması v.s. gibi sebeplerle gönül kırgınlığım biraz azaldı desem doğru olur.

Sayın Kaynak’ın konuşmalarında ilk dikkatimi çeken sakın ve sorulara diplomatic bir dil ile cevap vermesiydi.

Sanırım o proğramı izleyen her vatandaş’tan Kaynak geçer bir not almıştır.

Kırmadan, dökmeden, sakin sakin düşüncelerini ifade etti.

Ne astı, ne de kesti.

Bir milletvekili olarak sorumlu bir üslup ile Sevgili Turgay’ın ard arda gelen sorularına cevap Verdi.

Ben keyifle izledim.

Sayın Kaynak artık her ay en az bir defa basın toplantısı yapmalıdır.

Ali Doğan farkı!...

Dün akşam tesadüfen Aksu TV’yi açtım. Turgay Terzibaş’ın konuğu Devlet eski bakanlarından Ali Doğan.

Ali Doğan olunca bir dikkat proğramı takip etmeye başladım. Yaklaşık 1 saatlik proğramı izlerken, her ne kadar kahramanmaraşlılara çok sık bir şekilde teşekkür etse bile yüreğindeki burukluk zaman zaman ifadelerine yansıdı.

Sayın Doğan’I yakından tanıyanlar bunu bilir.

Sanki hep son seçimde aldığı oy’u çağrıştıracak ifadeler kullandı gibi geldi bana.

Kahramanmaraş’a gelip gitmesini ben yeni bir siyasi hamle olarak değerlendirmiyorum.

Bundan sonra siyaset yaparsa İstanbul’da yapar.

Nitekim TV konuşmasında da net olarak siyaseti bitirdiğini ifade etti.

Sayın Doğan TV’de konuşurken bizlerde eski günleri hatırladık. Sayın Doğan’ın siyasi gezileri de her zaman keyifli olurdu.

Ya ben ihtiyarladım. Şimdi aynı keyfi alamıyorum. Belki de o heyecan siyasetçilerde de kalmadı.

Sahi şimdi heyecan kalmadı değil mi?

Sayın Ali Doğan’a uzun ömürler dilemekten başka bir şey elimizden gelmiyor. Hizmetini, yaptıklarını kimse unutmaz, inkar etmez!...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet TAŞ Arşivi