ASILSIZ ERMENİ İDDİALARINI KINAMA VE ŞEHİTLERİ ANMA PROGRAMI DÜZENLENDİ

ASILSIZ ERMENİ İDDİALARINI KINAMA VE ŞEHİTLERİ ANMA PROGRAMI DÜZENLENDİ
Kahramanmaraş’ta faaliyet gösteren 90 Sivil Toplum kuruluşunun işbirliği, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle “24 Nisan 1915 Ermeni İddialarını Kınama ve Şehitleri Anma’’ programı düzenlendi.

Kahramanmaraş’ta faaliyet gösteren 90 Sivil Toplum kuruluşunun işbirliği, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle “24 Nisan 1915 Ermeni İddialarını Kınama ve Şehitleri Anma’’ programı düzenlendi.

Bugünkü adı Süleymanlı olan Zeytun bölgesinde 1895-1921 yılları arasında Ermeni komitecileri tarafından katledilen şehitler için Kahramanmaraş Süleymanlı Mahallesinde yer alan şehitlikte gerçekleştirilen programa sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve protokol üyelerinin yanı sıra çok sayıda Kahramanmaraşlı katıldı.

2-20170502150205.jpg

Şehitlerimizin hatırası için saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan anma programı Kur’an-ı Kerim tilavetiyle devam etti.

Okunan Kur Kur’an-ı Kerim ve edilen duaların ardından programın açılış konuşmasını Tertip Komitesi Başkanı Ahmet Kolutek yaptı. “Bizim bu programı yapmamız ve burada bulunmamızdaki gayemiz, bu köylerde Müslüman Türklere Ermeni çetelerinin yapmış olduğu vahşetle ilgili; ne farklı bir sayfa açmak, ne de kabuk bağlamış yaraları, yeniden kaşımak için değil, Ermeni diasporasının; örgütlü kin yumağını, unutmamak için buradayız.” diyen Kolutek, Ermenilerce gerçekleştirilen saldırılarda bu bölgede çok sayıda şehir verildiğini hatırlattı.

3-20170502150205.jpg

Kolutek, “Tehcir tarihinden bugüne kadar Ermeni diasporası tarafından dünyaya deklare edilmeye çalışılan sözde soykırım iddialarını Müslüman Türk’e yapmış oldukları katliam ve zulmün merkezi olan, Zeytun’dan şiddetle kınıyoruz.” İfadelerini kullandı.

Açılış Konuşmasının ardından hazırlanan basın bildirisini tertip komitesi adına Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektör Yardımcısı Pof. Dr. İbrahim Solak okudu.

4-461.jpg

Bildiri metninde şu ifadeler yer aldı:

“24 NİSAN 1915 ERMENİ İDDİALARINI KINAMA VE ŞEHİTLERİMİZİ ANMA BASIN BİLDİRİSİ

 

Kahramanmaraş'ın kahraman evlatları, çok kıymetli basın mensupları, sivil toplum kuruluşlarının ve siyasi partilerin değerli temsilcileri, hanımefendiler, beyefendiler, hepinizi sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyoruz, programımıza hoş geldiniz.

Bugün burada sözde Ermeni soykırımı iddialarını kınamak ve Ermeni çeteleri tarafından tam da burada, Süleymanlı'da, vahşice katledilen on binlerce şehidimizi anmak amacıyla toplanmış bulunmaktayız. Bu hem ecdadımıza olan saygımızın, sevgimizin bir gereği, hem de birlik ve beraberliğimiz açısından ortaya koyduğumuz toplumsal ve milli refleksin dünyaya ilanıdır.

Öncelikle hain terör örgütleri tarafından şehit edilen tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, milletimize sabır ve baş sağlığı diliyoruz.

6-151.jpg

Değerli Kahramanmaraşlılar,

Tarih milletlerin hafızasıdır. Tarih dündür, bugündür, gelecektir. Tarihini iyi bilmeyen, geçmişini düşünmeyen milletler, geleceklerini doğru planlayamaz ve doğru inşa edemezler. Tarihine sahip çıkmayan ve tarihinden gerekli dersleri alamayanlar pusulasız kalmış, rotasını kaybetmiş gemi gibidirler. Bugünü okuyabilmek, iyi anlamak ve olanları değerlendirebilmek, dünü iyi öğrenmekten geçer. Bundan dolayıdır ki, tarihimizi öğrenmek ve gelecek nesillerimize öğretmek, olmuş olanları doğru bir şekilde aktarmak, en temel milli görevlerimizdendir.

   Ermeni Diasporası, Ermenistan devleti, ülkemize ve milletimize düşman ülkeler tarafından gündemde tutulan sözde soykırım iddiaları, bugün adeta modern bir Haçlı Seferine dönüşmüştür. Öyle ki, 1915 yılında Türk devletine haince saldıran Ermeni çetelerin hukuk çerçevesinde durdurulması için yapılan hareketler ve Osmanlı devleti tarafından tamamen güvenlik amacıyla alınan tehcir kararının, bu çevrelerce bir “soykırım” olarak adlandırılması ülkemize ve milletimize karşı top yekûn bir siyasi saldırı ve dünya kamuoyunda olmayanı olmuş gibi göstermek şeklinde bir linç kampanyası halini almıştır. Sözbirliği etmişçesine Batılı devletlerin parlamentolarında sözde soykırım için kararlar alınmaktadır.

7-101.jpg

Avrupa Parlamentosu 12 Mart 2015 tarihinde almış olduğu siyasi kararla, Avrupa Birliğine üye devletlerden sözde soykırımın hukuksal planda tanınmasını istemiştir. “Sözde soykırım” bahanesiyle başlayan bu saldırıların hiçbir şekilde tarihi ve bilimsel yanı bulunmamaktadır. Türkiye'nin, tehcirin ve beraberinde yaşanan olayların tarihçiler tarafından tartışılması yönündeki tüm girişimlerine rağmen, sözde soykırım iddialarıyla Türkiye'nin dış politikası sürekli baskı altında tutulmak ve sözde soykırımın tanınması için yoğun mücadeleler verilmektedir. Ancak şu bilinmelidir ki, mahkeme niteliği taşımayan bu parlamentoların sözde soykırım iddialarını kabul etmelerinin hiç bir hukuki değeri yoktur. Bu kararlar hukuk nezdinde, Türk milleti nezdinde yok hükmündedir.

9-080.jpg

Değerli Kahramanmaraşlılar,

Uluslararası hukuk açısından soykırım, dini ya da etnik bir grubu, dininden ya da etnik kökeninden dolayı bilinçli ve kasıtlı olarak yok etmektir. Ayak bastığı her yerde adaleti, hakkı ve hukuku hâkim kılan Yüce Milletimizin başı dik, alnı açıktır. Söz konusu dönemlerde cereyan eden olayların, vicdan ve ahlak sahibi tarafsız tarihçiler tarafından, bilimsel olarak resmi belgeler ve arşivler dikkate alınmak suretiyle araştırılması, tarihi gerçeklerin ortaya çıkarılarak, tüm dünyaya ilan edilmesi asla vazgeçmeyeceğimiz haklı talebimiz ve çağrımızdır. Bu çağrımızı geçmiş yıllarda da zikretmemize rağmen, Ermeni çetelerinin ve işbirlikçilerinin bu çağrıları cevapsız bırakmaları ve kaçmaları, tarihsel gerçeklerle yüzleşmek istememeleri, soykırım suçlamalarının sadece siyasi amaçlarla uydurulmuş koskoca bir yalan olduğunun en büyük göstergesidir.

Söz konusu dönemlerde Ermeni çetelerinin ve işbirlikçilerinin bilinçli ve kasıtlı olarak yaptıkları Müslümanlara yönelik katliamlar, resmi belgelerde ve arşivlerde açık ve net olarak görülmektedir. Yüce Milletimiz söz konusu dönemlerde katliamlara maruz kalan evlatları ile ilgili hukuki haklarını saklı tutmakta kendi yapmış oldukları katliamları ecdadımıza yüklemeye çalışan şer odaklarını şiddetle kınamaktadır. Tarihinizle yüzleşin diyenlere hodri meydan diyoruz.

9-080.jpg

Değerli kardeşlerim,

Şunu biliyoruz ki, milletimizin hak davası olan, İlay-ı Kelimetullah mücadelesi devam ettiği sürece bu ve benzeri kirli oyunlar bitmeyecektir. Bundan dolayıdır ki, millet ve devlet olarak sadece kendimiz için değil yüz yıllarca zalimlere korku, mazlumlara umut olan asil ecdadın torunları olarak ezilen, zulüm gören tüm mazlumlar için bir olmak, diri olmak ve güçlü olmak mecburiyetindeyiz. Tüm Dünya bilmelidir ki; yüz yıllarca mazlumların umudu, zalimlerin korkusu olmuş Milletimiz bu soykırım suçlamalarını, asil ecdadına küfür ve hakaret olarak görmekte ve bu suçlamada bulunanlara her zemin ve zamanda gereken cevabı belgeler ve tarih ışığında misliyle vermekte kararlıdır. Buradan Ermenistan devlet yetkililerine, diaspora çetelerine ve işbirlikçilerine tekrar sesleniyoruz; Yüce Milletimiz tarihinin hiçbir döneminde hiçbir millete soykırım yapmamıştır ve bu soykırım yalanlarını asla kabul etmeyecektir. Tarihi gerçekler apaçık ortadayken, yalanlar üzerine inşa etmeye çalıştığınız kirli tezgâhınız mutlaka çökecek ve tüm şer odakları bu tezgâhın altında kalacaktır.

13-037.jpg
     Yüce Türk milletine sözde soykırım isnadında bulunan, bulunmaya çalışan, sözde insan hakları savunucuları, Amerikan kıtasında Kızılderililere karşı yapılanları, I. Dünya savaşı sırasında Balkanlar ve Rumeli’de yerinden yurdundan edilen milyonlarca Türkün ve Müslümanın durumunu, Cezayir ve Ruanda'da 2,5 milyondan fazla insanın acımasızca katledildiğini, Ermenistan'ın 1992 yılında Hocalı'daki insanlık dışı vahşi katliamını ve soykırımını, Doğu Türkistan’da, Bosna’da, Kafkaslarda ve bugün dahi dünyanın dört bir tarafında yaşananları, oluk oluk akıtılan Müslüman kanını ve burada yapılanları nasıl değerlendirmektedir?

Şu asla unutulmamalıdır ki, mazlum ve mağdur milletlere karşı yapılan insanlık dışı bu uygulamalar hafızalarımızdaki yerini ve tazeliğini hala koruyor, koruyacaktır. Kendi tarihleri karanlık olanlar, tarihleri kan, vahşet ve gözyaşı ile dolu olan milletler ve ülkeler, Yüce Türk Milletini ve son devletimiz, dünyada mazlumların, zulme uğrayanların sığınakgâhı olan Türkiye'mizi soykırımla itham etmeleri, suçluluk psikolojisinden başka bir şey değildir.

17-012.jpg

Değerli Kahramanmaraşlılar,

Tarih boyu birçok devlet ve imparatorluk kurmuş, hak, hukuk ve adaletin temsilcisi olmuş yüce milletimiz dininden ve töresinden aldığı terbiyenin bir gereği olarak kendi bünyesinde kin ve nefret duygularına asla yer vermemiştir ve vermeyecektir. Bir önceki devletimiz, Devlet-i Âliyye, yani Büyük Osmanlı Devleti, en güçlü olduğu Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde Avrupa’nın ve Asya’nın birçok devletini ortadan kaldırmış ve burada yaşayan milletleri bünyesine katmıştır. Fatih İstanbul’u fethettiği, Kanuni Mohaç ovasında düşmanı yerle bir ettiği zaman, yenilmiş milletlere karşı ne yaptıysa, nasıl bir politika takip ettiyse, Osmanlı Devleti yöneticileri son yüzyılda, tarih sahnesinden çekilirken de aynı siyaseti uygulamışlardır. Yani bünyesine kattığı milletleri barış ve huzur içerisinde, diline, dinine, kültürüne dokunmadan yaşatmıştır.

Bugün aynı siyaseti hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti yöneticileri hem de vatandaşları olarak bizler sürdürmekteyiz. Yüzyıllardır dostça, kardeşçe, omuz omuza yaşadığımız "Millet-i Sadıka" olarak adlandırdığımız Ermeni milletine olan hoş görümüzü, yakın geçmişte yaşanan ve her iki tarafın da ciddi kayıplar vermesine yol açan tüm olumsuzluklara rağmen hala muhafaza etmekteyiz. Emperyalist odakların ve işbirlikçilerinin kirli dehlizlerinde yazdıkları kanlı senaryolarına figüran olmayan sağduyulu Ermenileri bağrımıza basmaktan asla tereddüt etmemekteyiz.

Ortak gelecek ve huzurlu yarınlar için Ermeni halkına 1918’de kurulan ilk Ermenistan Devletinin Başbakanı Ovannes Kaçaznuni‘nin “Emperyal güçlerin oyunlarına geldik, hayal gördük yazık ettik memleketimize. Aslını söylemek gerekirse, Türkler haklıydı” sözlerini hatırlatıyor, emperyalist odakların, şer güçlerinin kirli emellerinden kendilerini kurtarmalarını ümit ve temenni ediyoruz.

Birinci Dünya Savaşında düşmanla işbirliği yaparak Osmanlı Devleti’ni içeriden çökertmek isteyenlerin torunları bugün Türk milletini soykırım iddiaları ile itham edip tarihi gerçekleri çarpıtmaya çalışmaktadır. Bu iddiaların cevabı burada, Zeytun’da saklıdır. İddia sahiplerinin gelip burayı, şurada yatan şehitlerin anıt mezarını gördüklerinde bütün iddialarından vazgeçip bizlerden özür dileyeceklerine inanıyoruz.  Çünkü savaşın ağır şartları altında ihanetle sarsılan Anadolu insanı acıların en büyüğünü bu topraklarda yaşadı. Bizler, Birinci Dünya Savaşı sırasında hayatını kaybeden bütün insanların acısını yüreğimizde hissediyoruz. Kendi doğdukları topraklardan uzaklaştırılıp Anadolu’ya zorla sürülen Balkan, Kırım ve Kafkas göçmenlerinin buraya gelmeden önce memleketlerinde maruz kaldıkları insanlık dışı muameleleri şiddetle kınıyor, onların yaşadıkları dramın unutulmaması gerektiğini hatırlatıyoruz.

Son olarak tekrar ediyoruz ki, bu işin çözülmesi için, dünyanın dört bir tarafından bağımsız ve tarafsız tarihçilerden oluşan bir komisyon kurulmasını, olayın yaşandığı tarihlerdeki bütün devletlerin arşivlerinin açılmasını, bu meselenin siyasetten uzak, parlamentoların güdümünden arınmış bir şekilde incelenmesini, açıklığa kavuşturulmasını arzuluyor ve talep ediyoruz.

Kahramanmaraşlı Sivil Toplum Kuruluşları olarak, Ermeni çeteleri tarafından on binlerce Müslüman Türk'ün katledildiği Süleymanlı'da, aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyor, kendi emperyalist çıkarları için bağımsız bir Ermeni devleti kurma vaadi ile yüzyıllarca Türklerle barış içinde yaşamış Ermenileri kandırarak, Ermeni İhtilal Komiteleri eliyle katliamlar yaptıran Haçlı zihniyetini ve küresel emperyalizmi şiddetle ve nefretle lanetliyor, milletimizin bu soykırım yalanlarını asla kabul etmeyeceğini, bu konunun siyasetin ve siyasetçilerin değil, tarihçilerin konusu olduğunu bütün dünyaya en gür sesimizle haykırıyoruz.

Türkiye’yi ve Türk-İslam coğrafyasını kaosa sürüklemek isteyen bu karanlık, şer güçlerin heva ve heveslerinin kursaklarında kalacağına can-ı gönülden inanıyoruz.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”

Basın bildirisinin okunmasının ardından katılımcılar bayraklarla Süleymanlı Şehitliğinden Kanlı Köprü’ye kadar yürüdü. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Mehteran Takımı tarafından Kanlı Köprü ’de mehter gösteri düzenledi.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.