Kan Üzerine Yumurta Pişirmek

Necip Fazıl Kısakürek’in İsrailliler için söylediği, “Onlar yumurta pişirmek için dünyayı ateşe veren lanetlilerdir” sözünü ben terör örgütlerine uyarlamak istiyorum.

Dün Suruç’ta meydana gelen alçak saldırı, bir kez daha gösterdi ki, -hiç ayrımsız- bütün terör örgütleri, aynı şekilde alçaktır. Öyle ki, yumurtalarını pişirmek için dünyayı ateşe verecek kadar alçaktırlar.

Terör örgütlerinin siyasi mesajlarına, barış ve insanlıkla ilgili sözlerine, özgürlük taleplerine bugüne kadar hiç bakmadım, hiç itibar da etmedim.

Çünkü terör örgütünün esas amacı neyse odur. Bunun için her yol mubahtır. Ölen gençler onların umurunda değildir. Giden canların hesabını tutmazlar. Ağlayanlar umurlarında olmaz. Yetim çocuğu önemsemezler, köşesine sinip, için için ağlayan kadınları hesaba katmazlar.

Bir kez daha söylüyorum, dinli, dinsiz, sağcı, solcu bütün terör örgütlerini kastederek hepsinin genel olarak aynı olduğunu, fikirleri değişse de, metotları farklı olsa da, öldürme üzerine kurulu olan ve asla insanlıktan nasiplenmeyenlerin bir araya geldiği, vahşi, hain ve insanlık dışı örgütlerdir.

İşid, son zamanlarda yaptığı eylem ve katliamlarla hepsine rahmet okutacak gibi gözükse de, aslında hiç birinin, bir diğerinden farkı yoktur, olamaz da…

Uzun süredir Türkiye’yi Suriye’de savaşa çekmek isteyen kesimler, sınırımızda ve sınırımıza yakın yerleşim yerlerinde “rahatsız edici, acıtıcı, yakıcı” olay çıkarmaktan kaçınmıyor. İç destekçileriyle birlikte sürekli ülkeyi ateşe atmak, ölen insanların sayısını arttırmak, aldıkları ihalenin hakkını vermek için didinip duruyorlar.

Bunun için Suruç’ta 27 kişi ölmüş, bin kişi ölmüş umursamazlar bile.

Canlı bomba yaptıkları kız, 18 yaşında veya 78 yaşında olması da onlar için bir anlam ifade etmez.

Ama onların önemsediği var elbet.

Mesela olayın boyutu onlar için çok önemli.

Olaya tepki göstereceklerin sinir katsayısını arttırmak da çok önemli.

Ateş düşen ocaklarda yükselen feryatlar ve ardından gelebilecek tepki, onların esas hedeflediği.

Olayı kendi çıkarına, siyasetine, gücüne veya iğrenç oyununa alet edecek herkes de onlar için çok önemli; ne kadar çok olursa o kadar kargaşa, karmaşa, kaos ve kan demektir.

İşte bu nedenle hiçbir terör örgütünü bir diğerinden ayırmıyorum.

Bütün terör örgütleri aynı derecede alçaktır.

Gözü dönmüş insanların, “insanca” bir talep peşinde olmaları beklenemez.

Hele hele bunu İslam’la, Müslümanlıkla ilişkilendirmeleri hiç kabul edilemez.

Suriye’de Müslüman kanı dökülürken kılını kıpırdatmayan İŞİD, Esed’in vurduklarından arta kalanı vurmayı sürdürüyor.

Bilinçli şekilde iŞİD’i, İslam’la, Müslümanlıkla ilişkilendirmeye çalışanlar ise esas oyunu görmeyenlerdir diye düşünüyorum.

Çünkü esas amaç ırkçı bir kavga çıkarmak…

Esas amaç mezhebi bir kavgayı körüklemek…

Bu oyuna düşen ne kadar çok olursa hele hele oyuna düşenler ne kadar cahil olursa o kadar hedefe doğru emin adımlarla yürümüş olacaklar.

Tarih boyunca ırkçı ve mezhebi kavgalar da hep “cahil” kesimi kullanmıştı. Aynı şekilde devam ediyor.

Farklı olan ise bu defa ırkçı veya mezhebi kavgalara farklı kılıflar bulabiliyorlar.

Bahaneler değişik olsa da amaç aynı; metot farklı, iğrençlik aynı…

Suruç’ta meydana gelen alçak saldırı, bu amaçla dikkatle incelenmeli.

Kandan beslenenler görülmeli, söylediği sözler not edilmeli.

Terör saldırısı yapan kadar, terörden nemalananlar da iyi gözlenmeli.

Ve asla oyunun bir parçası olmamak gerekiyor.

Türkiye, 40 yıl sonra yakaladığı barış ve kardeşliği bu tür alçakça saldırılarla tersine çevirmemeli.

Kanı, kanla değil, sevgiyle, kardeşlikle, barışla, huzurla, mutlulukla bertaraf etmenin yolları aranmalıdır.

Eğer ortada yumurtasını pişirmek için bütün bir dünyayı ateşe atacak kadar gözü dönmüş zalimler varsa ateşe odun atmamakta fayda vardır.

Tweetimden seçmeler

Eğer mutluluk parayla alınsaydı, zenginler bize bir gıdım mutluluğu bile bırakmaz, siler süpürürlerdi!

www.naifkarabatak.net

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Naif Karabatak Arşivi