NEFES Mİ BUĞDAY MI? BUĞDAY FİLMİ GALASI VE ‘‘SEMİH KAPLANOĞLU’’ İLE SÖYLEȘİ

En bașta Buğday filmini Kahramanmaraș'a getirenlere teșekkür etmek istiyorum. Kahramanmaraș Büyükşehir Belediye Bașkanı Mehmet Fatih ERKOÇ ve ekibinden Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Cevdet KABAKCI ve Kültür ve Turizm Șube Müdürü Mustafa SEMERCİ Beyleri böylesi anlamlı bir gala gerçekleștirdikleri için tebrik ediyorum. 

Șehrimize böyle büyük bir yönetmen ne sıklıkla gelir bilmiyorum. Uluslararası bir çok festivalden ödülle dönen Türk sinemasının büyük ustası Semih KAPLANOĞLU bu cumartesi șehrimizde idi.

Cumhurbașkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN'ın katılımlarıyla Beştepe de ilk galası gerçekleștirilen Buğday filmi 19-20 ocak tarihlerinde Büyükşehir belediyesinin katkılarıyla Arsan Center de izleyiciyle buluştu. 

Sabah gösteriminde filmi altını çize çize okudum. Film okunur mu demeyin. Eğer eser Semih Kaplanoğlu'na aitse bir kitap gibi okunur. 

Hem benim akşam yapılacak olan gala da Yönetmene soru sorabilmek için dersime çalışmam gerekiyordu. 

Bu arada tevafuk olsa gerek sabah gösteriminde Kahramanmaraș'ın değerli simalarından Duran BOZ hocamla karşılaştık kendisi ile de film hakkında konuşma fırsatı buldum.

Yazının buradan sonrası filmi izlemek isteyenler için sakıncalı olabilir. Spoiler içerir.

Buğday filmi distopik bir dünyada geçiyor. Bitkilerin DNA'sının bozulduğu bir dünya da yaşam gittikçe yok oluyor. 
İnsanoğlunun buğdayın ortasında ki elif gibi ikiye ayrıldığı bir dünya bu.

Bir yanda zengin şehirler diğer yanda açlık ve sefalet. Bir yanda inanılmaz bir teknolojik gelişme diğer yanda ise ilkel şartlarda yaşamak zorunda kalanlar.

Yönetmen aslında günümüz dünyasına bir ayna tutmuş. Erol adlı bir genetik uzmanı bitkileri ve insanlığı kurtarmak için bir maceraya atılıyor. Bu macera kimilerine göre Hızır ve Musa'nın hikayesi kimileri ne göre ise Yunus ve Tapduk Emre'nin. Yönetmen soruların cevaplarını izleyiciye bırakıyor.

Filmde Erol ve öğrencisi Andrei, Cemil adlı bir başka bilim adamını arıyorlar. 
Andrei'nin çantasından balık çıkarmasından eşyaları kaybedişine kadar her bir ayrıntı Kurani bir senaryo ile karşı karşıya olduğumuzu hissettiriyor.

Cemil ve Erol'un birlikte yaşadıkları, seyirciyi bambaşka alemlere taşıyor. 

Herşeyi birbirine bağlayan sır;
Vahdet ve kesret filmde anlam bulmaya çalışıyor.
Film düşünmek için izleyiciye süre tanıyor. Derin bir okuma isteyen defalarca izlenilesi bir film.

p_20180120_215645_1.jpg

Ben burdan ötesini anlatmak yerine Semih KAPLANOĞLU ile yaptığımız söyleşiyi sizinle paylaşmak isyorum.

KAPLANOĞLU gerçekten tevazu örneği bir şahsiyet. Kitabını imzalatırken gösterdiği nezaket ve sorularımı cevaplaması nedeniyle kendisine tekrar teşekkür ediyorum.

MÇ: Filmdeki ipuçlarından yola çıkarak. Cemil'in kızının çözmeye çalıştığı sır. Andreinin arkadaşlarının isyan hazırlıkları vb. 2. Film de Erol'un, Cemilden öğrendiği ilmi ledun bilgisi ile tekrar şehre döneceğini ve bir isyan olacağını söyleyebilir miyiz? Çünkü şehirde firavni bir düzen var. 

KAPLANOĞLU:(Gülüyor) Evet Musa da firavunun sarayında büyümüştü. Tabi filmde isyanlar ve protestolar var. Hatta şehre gelen göçmenleri dahi genetik teste tabi tutuyorlar. Burada batının yani kapitalist sistemin çöküşünü ve insana bakışını görüyoruz.

MÇ:Filmin ilk galasında sayın Cumhurbaşkanımız vardı. Film hakkında yorumu neydi?

KAPLANOĞLU: Zaten Cumhurbaşkanımız yorumunu orada canlı yaptı. Youtube de görebilirsiniz. Filmi mükemmel bir şekilde çözümledi.

MÇ: Film ilk galadan itibaren çok ilgi gördü ama sinema salonlarında bu filmi bulamıyoruz.

KAPLANOĞLU:Bu konudan bir çok kişi şikayetçi ama ne yazık ki Türkiye de sinema sektörü tekelleşmiş durumda halkımıza her zaman kalitesiz filmler dayatılıyor. Halkımız bu kalitesiz biliyorsunuz işte komedi falan filmlere layık değil. Kaliteli filmlere de yer verilse izleyecek. Şu an biz sadece 40 sinema da yer bulabildik. Bizde bu şekilde belediyeler vasıtasıyla bir festival havasında halkımızla buluşuyoruz.

MÇ:Çok teşekkür ediyorum. Hayatımda tanıştığım ilk yönetmensiniz.
Yanındakiler gülüyor. 
Birisi: Zirveden başlamışsın. diyor.

KAPLANOĞLU: Bende Memnun oldum hocam. Öğrencilerine çok selamlar.

Not: Gala görüntülerini ve söyleşileri kișisel youtube kanalımda paylașacağım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Murat Çolak Arşivi