Gazze, Doğu Türkistan, Çeçenistan denklemi!

Küresel güçler, insanlık düşmanlığını sürdürmeye devam etmektedir. Sözde çevre iklim tesisi gibi söylemler  insanlığakomik gelmektedir. Tıpkı Pandemi oyunları gibi.. Küresel adalet, insanlık sınıfta kalmıştır. Kim güçlüyse onun adaleti vardır. Gazze gerçeği bütün açıklığıyla ülkelerin sicilini ortaya dökmüştür.

Orantısız bir güçle İsrail’in katliamına zemin hazırlayan esas suçlu Amerika’nın da sicili bozuktur. Belki Amerika halkı kendi yönetimlerini sorgularlar. Amerika’nın bir çok şehrinde İsrail lanetlenmekte ve protesto edilmektedir. Bizler biliyoruz ki Amerika yönetiminde siyonistler etkili olmuşlar.Bilindiği üzere siyonist bankerler Amerika’nın başkanlarına suikast düzenlemişler ve istedikleri Merkez Bankası yönetimini ve imkanlarını sağlamışlardır.Amerika’yı kuran İngilizler, zaten Filistin’i Yahudilere peşkeş çeken bir millettir. Amerika tarihi insanlık açısından kara bir geçmişe sahiptir. Tıpkı Yahudilere kucak açan Filistinliler gibi, kendilerine kucak açan Kızılderilileri katlettikleri gibi soykırımcı geçmişleri vardır.

Yahudiler bozdukları dinlerine göre ırklarını yüceltmişler ve insanlığı kendilerine uşak eden varlıklar olarak görmüşlerdir. İslamda ise Peygamberleri katleden Yahudilerlanetlenmiştir. Bu itibarla Yahudiler insanlığa bela olmuşlardır. Yahudiler kendilerine sözde vaad edilen Arz ı Mev’ud ‘a ulaşma idealleri vardır. Bu ideallerine ulaşmak için her şey mübahtır.Batı medyası ise İsrail'in soykırımlarına adeta çanak tutuyor. İşgalci İsrail Gazze'de katliam yaparken çifte standart uygulayan Batı medyası "Filistin" diyeni susturmakla yetinmeyip, kirli propagandaya da imza atıyor.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları devam ederken El Kaide lideri Usame bin Ladin'in ABD halkına yazdığı mektup gündemini koruyor:

“Allah'ın yardımını dileyerek, cevabımızı Amerikalılara yöneltilen iki soru temelinde oluşturuyoruz: İlk soru: Neden sizinle savaşıyor ve size karşı çıkıyoruz? İkinci soru: Sizi neye çağırıyoruz ve sizden ne istiyoruz? İlk soruya gelince... Neden sizinle savaşıyor ve size karşı çıkıyoruz? Cevap çok basit:Çünkü bize saldırdınız ve saldırmaya devam ediyorsunuz. a) Filistin'de bize saldırdınız: Filistin, 80 yılı aşkın bir süredir askeri işgal altında. İngilizler, sizin yardımınız ve desteğinizle, Filistin'i 50 yıldan fazla bir süredir işgal altında tutan Yahudilere teslim etti. Bu 50 yıl baskı, zulüm, suç, cinayet, sürgün, yıkım ve tahribatla dolu yıllardı. (Bu mesaj yayınlandığında İsrail'in kurulmasının üzerinden takriben 50 sene geçmişti) İsrail'in kurulması ve sürmesi en büyük suçlardan biridir ve sizler de bu suçu işleyenlerin liderlerisiniz. Ve elbette Amerika'nın İsrail'e verdiği desteğin derecesini açıklamaya ve kanıtlamaya gerek yok. İsrail'in kurulması, silinmesi gereken bir suçtur. Bu suça katkıda bulunarak elleri kirlenmiş olan her bir kişi bunun bedelini ağır bir şekilde ödemelidir….”

“…Bilmelisiniz ki Filistinliler yalnız ağlamıyor kadınları yalnız başlarına dul kalmıyor, oğulları yalnız başlarına yetim kalmıyor. Somali'de bize saldırdınız; Çeçenistan'da bize karşı Rus zulmünü, Keşmir'de bize karşı Hint zulmünü ve Lübnan'da bize karşı Yahudi saldırganlığını desteklediniz. Sizin gözetiminiz, rızanız ve emirleriniz altında, sizin temsilcileriniz olarak hareket eden ülkelerimizin hükümetleri bize her gün saldırmaktadır…Amerikan halkı, hükümetlerinin politikalarını reddetme ve hatta isterlerse değiştirme yeteneğine ve seçimine sahiptir.Afganistan'da bizi bombalayan uçakları, Filistin'de evlerimizi vuran ve yok eden tankları, Arap Körfezi'nde topraklarımızı işgal eden orduları ve Irak'ın abluka altında tutulmasını sağlayan filoları finanse eden vergileri ödeyenler Amerikan halkıdır. Bu vergi dolarları İsrail'e bize saldırmaya ve topraklarımıza girmeye devam etmesi için verilmektedir. Dolayısıyla bize yönelik saldırıları finanse edenler Amerikan halkıdır ve seçtikleri adaylar aracılığıyla bu paraların kendi istedikleri şekilde harcanmasını denetleyenler de yine onlardır. Amerikan ordusu da Amerikan halkının bir parçasıdır. Bize karşı savaşan Yahudilere utanmadan yardım edenler de aynı halktır.Bize saldıran Amerikan kuvvetlerinde hem erkeklerini hem de kadınlarını istihdam edenler Amerikan halkıdır. Bu nedenle Amerikan halkı, Amerikalılar ve Yahudiler tarafından bize karşı işlenen tüm suçlardan masum olamaz…” mektup Amerikan halkına muhatap tavsiyelerle devam etmektedir. Kassam Tugaylarının mücadelesi de bu mektubu daha da pekiştirmiştir.

Peki Amerika’nın  Japonya’ya atttığı atom bombaları katliam değil miydi? Haçlı seferleri ilemilyonlarca insanlar katledilmedi mi?Holokost yapan Yahudi katliamını yapanlar yine Avrupa idi. Sömürge ülkeleri hep Müslümanlar değil mi?

Gazze saldırıları ile artık insanlık utanmalıdır. BM küresel güçlerin etkisi altındadır ve maalesef dünyayı kandırmaktadır.Masum Gazze saldırısı üzerine artık gayri müslimler İslamı araştırmaya başlamışlar ve İslamın güzelliği görerek Müslüman olanların sayısında artış olmuştur. Gazze’de bir avuç Müslüman, vahşi şımarık İtrailin saldırısına çoluk çocuk kadın yaşlı hepsi bir olmuşlar bombalardan, kimyasal silahlardan, nükleer silahlardan kaçmayarak metanetle vatanlarını savunuyorlar. Ölüme, Cennete gider gibi  koşarak gidiyorlar. Dünya Gazze’ye ibretle bakıyor. Dünyada artık İsrail mallarına protestolar var. Bizim içimizde uyuyan İsrail sevicileri ne zaman uyanacak? Ülkemizdeki duyarsız tepki göstermeyen bir kesimden utanıyorum.

Çin zulmü,  Doğu Türkistan’da yıllarca devam etmektedir. Aynı Gazze gibi hatta daha eşedi diyebiliriz. Uygur Türkleri’nin Müslümanlığı yaşaması yasak. Oruç yasak, baş örtüsü yasak, özgürlük yok. Aile içlerinde yabancı Çinli erkekler var. Çocuklar ailesinden ayrı başka kamplarda büyütülüyor. Fikir adamları işkencelerle öldürülüyor. Eğitim ya da uyum altında gençlik danslarla müzik ile beyinleri yıkanıyor. SözdeKültürel savaş ile beyinleri yıkanıyor.Uygurlar zorla Çinliler ile evlendiriliyor. Dünya Uygur Türklerine sessiz ve duymak istemiyorlar. Doğu Türkistan’da bir çok yer altı kaynağı var.Doğu Türkistan’ın tarihi yok ediliyor. Doğu Türkistan’a Çinli göçü sağlanarak nüfusu değişimi yapılmaktadır. Yine ülkeler sus pus kimse bir şey görmüyor. Ama Çin her türlü zorbalığı ve soykırımı yapıyor. Müslüman Uygur yok ediliyor, Doğu Türkistan’ın adı Sincan oluyor. Çin de İslam ülkelerine yatırım yapıyor, hibe ediyor ve karşılığında önemli ihaleleri ve stratejik alanları alıyor. Tabii durum böyle olunca bu sözde İslam ülkeleri Çin’e ses çıkaramıyorlar, tıpkı  ABD’ye ses çıkaramadıkları gibi. Atasözümüz “Denize düşen yılana sarılırmış”  anlamında Amerika’ya karşı bazı ülkeler Çin ile işbirliği yapıyor. Velhasıl Orta Doğu ve İslam ülkelerinin üzerinde Çin’in planları vardır. Çin istilasına karşı devletler tedbir almak zorundadır. Bilhassa Çinliler, başta ülkemiz olmak üzere bir çok ülkeden toprak ve ev satın almaktalar.

Kafkasya kahramanı Şeyh Şamil’in ülkesi Çeçenistan, Ruslara tarih boyunca hep kök söktürmüştür. Aralık 1994’den Ağustos 1996’ya kadar süren 1. Çeçen Savaşı sırasında Rus ordusu, asker sayısı, silah gücü ve hava kuvvetleri açısından çok daha üstün bir konumda olmasına rağmen Çeçen mücahitlerinin başarılı direnişi Rusya’ya ağır kayıplar yaşatmıştır. Vladimir Putin’in 1999 yılının Ağustos ayında Rusya Federasyonu Başbakanı,  Mayıs 2000 tarihinde de Devlet Başkanı olmasıyla birlikte Moskova’nın Çeçen politikası da değişikliğe uğramıştır. Diğer mücahid gruplarına karşı Hacı Ahmet Kadirov’u desteklemiştir. Haziran 2000 tarihinde kendi kurduğu Çeçen yönetiminin başına Ahmet Hacı Kadirov’u devlet başkanı olarak atamıştır. Daha sonra Hacı Kadirov’u öldürterek yerine oğlu Ramazan Kadirov’u getirmiştir. Ramazan Kadirov, Putin’e tam bağlılık göstermiş ve ülkesinde ne kadar ileri gelen mücahidleri KGB ile beraber Kadirov emrindeki 500 kişilik orduyla  öldürmüşlerdir. Böylece halkı sindirmiş ve halkına zenginlik vaad ederek Putin’den istediği paraları hep almıştır. Kadirov lükse ve zevke düşkünlüğü ile bilinir. Ülkenin imarını lüks binalar yaptırır. Böylece Putin, Çeçenler’i parayla satın almış olur. Aynı zamanda onları paralı asker gibi kullanır.

İslam bölgelerinin bu acıklı hali bizlere ibret olmalıdır. Bizler  İslam dinimize sahip çıkmakla yaşamaklaancak bu oyunları bozabiliriz.Bizleri içeceklerimizle, yiyeceklerimizle, giysilerimizle, ilaçlarla, kültürümüzle, eğitimimizle, modayla, sinema-dizilerle bozdular ve gerçek İslamdan uzaklaştırdılar. Bizler Müslümanlığı içinde  ama dışarıya yansıtılmayan laik bir hale getirildik. Müslümanları mankurt hale getirmeye çalışıyorlar.

Düşmanlarımızı iyi tanımalıyız, tarihten ders almalıyız, birlik ve beraberliğimize sahip çıkmalıyız vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ömer IŞIK Arşivi